GÜREL YURTTAŞ/ Yeniçağ

Alanyaspor maça bir hızlı başladı, bir hızlı başladı. Herhalde "Herkes yeniyor nasılsa Galatasaray''ı ben de yenerim" diye şartlanmış olmalı. Galatasaray bu baskı karşısında ne yapacağını şaşırdı. Önce ileride pres yapıp, atakları kırmaya çalıştı, sonra savunmaya geçip, kontrataklara kendini bıraktı.
Bu sırada Alanyaspor''un bir direkten dönen topu vardı, bir de Emre Akbaba''nın 6 pasta topa vuramayarak kaçırdığı pozisyonu.
Gol ha geliyorum, ha geldim derken... Domenec Torrent ne yapıyordu? Arkasındaki yardımısına dönerek sık sık hararetli bir şekilde bir şeyler anlatıyordu. Sanki yardımcısı oyuna girecek! Sahadakilere bir şeyler anlatması daha doğru olmaz mıydı?
Yalnız şu görüldü ki; bir şeyler arıyor adam! Mesela Babel''i en uçta oynatması... Bir arayışta olduğunun kanıtı. Ama ben Ömer Bayram''ın sağ bek olarak başladığı maçta 6 dakika sonra neden sol beke geçtiğini anlayamadım. Herhalde vardır bir nedeni!
Tabi ki Galatasaray''da gözler yeni transferlerdeydi. Bir tanesi kaledeydi; Pena. Bir tanesi kulübedeydi, Gomis ise uzun ince örgülü saçlarıyla tribünde. Yol yorgunuymuş, onun için tribündeymiş. Yoksa Arabistan''dan deveyle mi geldi? Ne yol yorgunluğu. Kulübede yer alsaydı, son dakikalarda duruma göre sahaya girseydi fena mı olurdu?
Kaleci Pena''ya gelince. Ayakları fena değil. Geri paslarda soğukkanlıydı. Ama kalesine doğru dürüst top gelmedi derken, bir geldi; gol oldu. Novais''in ortasına Wilson kafayı vururken Marcao ve Nelsson neredeydi? Pena da bunu merak etmiş olmalıydı ki, etrafına şaşkın şaşkın baktı.
Galatasaray buna çabuk karşılık verdi. 2 dakika sonra Kerem''in vurduğu topun savunmaya çarpıp, kaleciyi ters köşede bırakması ve filelerle buluşması şanstı. Ama gol goldür, bu golle Galatasaray yine umutlandı.
İlk yarıdan bir an daha... 23. dakikada Kerem''in ceza alanı içinde yerde kalması ve penaltı beklemesi. Mete Kalkavan "Devam" derken kendinden o kadar emindi ki; VAR da aynı görüşte olmalı.
İkinci yarı da aynı görüntüde başladı. Wilson tam yine kafayla atacaktı ki, Pena "Dur bakalım, kale boş değil. Burada bir kaleci var" dercesine uçarak topu çıkardı.
Alanyaspor oyunu iyice yıktı karşı alana. Galatasaraylılar atakları uzaklaştırırken, Torrent yine yardımcısıyla hararetli bir şekilde tartışıp dururken, 72. dakikada Babel''in kafasına Juanfran ayağını kaldırıp da vurmaz mı? Kırmızı kart!
Artık Galatasaray rahatlayıp, atak yapar derken yine Alanyaspor gole çok yaklaştı. Pena yine sahnedeydi, burnunun dibinden yapılan vuruşta topu kurtarmayı başardı.
Enteresandır, eksik kalan Alanyaspor sanki fazlaymış gibi devam etti bastırmaya, Galatasaray kaldı savunmada. Sanırım Galatasaray''ın kondisyonu yetersiz. Bunu Torrent de anlamış olmalı ki 81. dakikada 3 oyuncu birden değiştirdi. Taylan''ın yerine Pulgar, Emre Kılıç''ın yerine Morutan, Cicaldau''nun yerine de Feghouli girdi. Pulgar 6 dakika sonra da sarı kart gördü; böylece Türkiye''de ilk sarı kartı oldu bu. Peşinden Babel''in yerine Halil girdi oyuna. Yorulanları tek tek alıyordu Torrent almasına da... Ne fayda?
89. dakikada Kerem''in çıkıp Arda''nın girmesi; Arda''nın artık vakit geçirmek için oyuna alındığının dramatik bir gerçeğiydi.
Maç böyle bitti.
İkinci yarıyı uzatmalara kadar bir şut bile atmadan geçirdi Galatasaray; anlayın durumu!
Peki bu Galatasaray nasıl oldu da yenilmedi diye soruyorsunuz hala; yazıyı bir daha okuyun derim.
Son 20-25 dakika eksik oynayan rakibi karşısında bir pozisyon bile bulamaz mı bir takım; daha ne diyeyim!
Peki bu beraberlik rahatlatır mı biraz Galatasaray''ı ve Burak Elmas''ı? Bilemiyorum. Bugün kurtardı Galatasaray ama sonraki maçta ne yapar? İşte onu biliyorum!

İlk puanını alan Torrent''e de "Kolay gelsin" diyorum.