Âkif"in 'ırk'ına mazeret arıyorlar

Mehmet Âkif istismarı son bulmalıdır.

Recep Tayyip Erdoğan, etnikçiliğini meşrulaştırmak için sık sık Mehmet Âkif'ten örnek verir, yeri geldikçe Âkif"in ünlü Âsım'ından parçalar okur. Âkif'i "Arnavut" ilân eder, insanlarımızı etnik kimliğine göre ayrıştırmasına dayanak arar.  

Mehmed Âkif (1873-1936) de, Konyalı Mehmet Vehbi Hoca (1862-1949) da "Türk milliyetçiliği"ni savunanların Millî Mücadeleyi başlattıklarını bile bile yurt savunmasına koşmuşlardır.

Ben de Âkif'i son derece önemserim. Benim ruhumu kavrıyor ama nedense ben Recep Tayyip Erdoğan gibi hiç düşünemiyorum, milleti parçalara ayıramıyorum.

Safahat'ı mısra mısra okudum ve hemen her satırı üzerinde ayrıca kafa yordum.

"Akif"in milliyetçiliğini anlatmaya bizim kalemimiz kifayet etmez!

Yukarıdaki sözleri yeni yazmıyorum... "Türk Adını Silme Planı"nda "Mehmet Âkif Bir Türk Milliyetçisidir!" ara başlığının girişinde yer alır.

Âkif'in "ırk" kelimesini kullanmasına mazeret arayan arayana... Âkif hem "İslâmcı" olacak, hem de "Kahraman ırkıma yok bir izmihlâl!" diyecek! Tövbe estağfurullah!

Kimileri kendilerini önemsetmek için, en bilinen, en sevilen, en baş tacı edilen isimlere yüklenirler. Yüklenenlerden biri de Kadir Mısıroğlu'dur. Kadir Mısıroğlu'nun geçmişte Ülkücü Hareket'te kitapları elden ele dolaşırdı ve üstelik -burada yazdık- Nurcuların bir kesimin şahsî çıkar hesabıyla Türkeş'e saldırdıkları "İslâmî Hareket ve Türkeş" (Bekir Berk-Mustafa Polat) broşürüne cevabı kaleme alarak Türkeş'i ölesiye savunan da odur. (İstanbul Ülkü Ocakları'nın ilk başkanlarından Erol Kılınç, "Damla Damla Yaşadıklarım"da, Kadir Mısıroğlu ile ilişkileri ve "Türkeş'e İftiralara Cevap"ın nasıl yazıldığını ayrıntılı anlatır. (Okunması gereken bir kitap. Ötüken Neşriyat).

Kadir Mısıroğlu, Âkif'e de, Necip Fazıl'a da ağız dolusu yüklenmiştir. Hâlbuki "ehem-mühim" meselesinden bahseden kendisi. Türkeş'e saldıranlar hakkında daha yakın zamanda, 4 Kasım 2017'de, söylediklerini okuyalım:

"Bekir Berk'e dedim ki: Sıraya koyalım bakalım insanları... En evvel mücadele edilmesi gereken adam Türkeş'se beni de ikna et ben de onunla uğraşacağım. Cevap yok. Süleyman Demirel'den para al, aleyhinde yaz! Sıraya koyar adam. Ehem-mühim meselesi varken, dinsizlerle mücadele etmek varken Müslümanın kusurunu söylemekten hayâ ederim."

Bakıyorsunuz, mantıklı konuşuyor. N. Fazıl'ı geçiyorum. Onun aleyhine yazdığı kitaptan örnekler vermiştim. M. Âkif'e çok ağır sıfatlar yakıştırmıştır. Ben de onun sözlerini buraya almaktan "haya" ederim! (Şimdi Gökalp'a saldırı başlattı. Sonra geleceğim.)

Âkif'e bir yüklenenler de Abdülhamitçiler... Âkif, Abdülhamit'i müstebit görür: "Yıkıldın, gittin amma ey mülevves devr-i istibdâd, / Bıraktın milletin kalbinde çıkmaz bir mülevves yâd!" der. Unutmayalım ki, Abdülhamit'in dönemini yaşayan ve her şeyi gören odur.

(Mülevves: Kirli, iğrenç; devr-i istibdâd: Baskı devri; mülevves yâd: Kirli hatıra.)

Âkif'i sevenler, "ırk"ın o dönem nasıl kullanıldığına deliller getirmek istiyorlar. Elbette Âkif gibi sözünü "İslâm"la başlayıp "İslâm"la bitiren bir şahsiyet "ırk"ı, "ırkçılık" manasında kullanmamıştır. Onun için "Irk=Türk"tür. "Türk", dediğimiz gibi, "çatı" adıdır ve asla etnik manada tasavvur edemeyiz. ("Türk'ün Adını Silme Planı"nda, Âkif'in Safahat'ında "ırk"ı ve "Türk"ü kaç defa ve ne manada kullandığını bir bir belirttim.)

Dün Âkif'in 82. ölüm yıldönümüydü. Rahmetle anıyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları