Üstünde Beşiktaş forması varken yalan söyleyemeyen adam. Gürel Yurttaş vefatının 13. yılında Vedat Okyar'ı yazdı

Üstünde Beşiktaş forması varken yalan söyleyemeyen adam. Gürel Yurttaş vefatının 13. yılında Vedat Okyar'ı yazdı
Futbolun sırlarını bilen adam Gürel Yurttaş, vefatının 13. yılında Vedat Okyar hakkında yazı yazdı.

Çocukluğumun kahramanlarındandı. Evimizin duvarına büyük boy fotoğrafını asmıştım Vedat Okyar''ın, üstünde Beşiktaş formasıyla. Yanında da Zekeriya Alp''in posteri vardı.

Babam "Kim oğlum bunlar" demişti, "Baba bunlar adam... Vedat ve Zekeriya" demiştim; "Beşiktaşlı adamlar..."

Yıllar sonra Tanrım beni onlarla tanışma şerefine yükseltti...

Milliyet gazetesinde genç bir çalışandım.

Vedat abiyi de tanıdım, Zekeriya abiyi de...

Çocukluğumda "Adamlar" demiştim ya onlar için... Yanılmadığımı anlamıştım.

İkisi de adam gibi adamdı...

Birlikte çalıştık. Onların yazılarını daktiloya geçmem benim için ne büyük zevkti; anlatamam.

Zekeriya abi sağ... Tanrım uzun ömürler versin. Hala bir beyefendi, hala adam gibi adam.

Vedat abi ise ölümsüzler arasındaki yerini aldı çoktan; beni anılarıyla baş başa bıraktı. Kendisizliğine mahkum edeli bizi 13 yıl olmuş.

Şu satırları yazarken ses konu kulaklarımda hala. Bir Beşiktaşlının nasıl olması gerektiğini anlatması da. Beşiktaş''ın bir maçı. Hakem de Doğan Babacan. Dedi ki; "Rakip takımdan biri, adını anmayacağım şimdi. Sürekli vuruyor bana dan dan. Hele bir tanesinde canım o kadar yandı ki; ağzımdan küfürlü bir laf çıktı. Etmemeliydim ama ettim işte. O arkadaş hemen koştu hakeme, hocam bana küfür etti diye şikayet etti. Doğan hoca babacan bir adamdı, yanıma geldi. Ettin mi, diye sordu. Ettim, dedim. Kırmızı kartını çıkardı, attı beni. Soyunma odasına giderken takım arkadaşlarımdan ne diye küfür ettiğini söylüyorsun diyenler oldu. Ne yani, üstümde Beşiktaş forması varken yalan mı söyleyecektim?"

Gazeteciliğinde çok günler, geceler geçirdik. Sabah olmasını hiç istemediğim.

Muhabirliğimdeki o Avusturya, Almanya, İsviçre kampında yaşadıklarımız var ki, unutamam.

Kızım Ece Feyza doğduğunda (Şimdi 27 yaşında) eve ilk gelenler de onlardı; Asuman ablayla Vedat abi...

Adamdı... Şimdi onlardan o kadar az ki...

Seni unutmayan insan çok be abi... En azından ben...

Senin en sevdiğin olayı yapıyorum şu anda; öğle rakısı!

İki bardak rakı koydum önüme... Biri benim, biri senin... 

Şerefe diye kaldırıyorum, bir yudum alıyorum.

Sonra diğer tarafa geçiyorum, kendimi senin yerine koyup, "Şerefe güzel adam" diye bir yudum daha içiyorum.

Seni anıyorum.

Unutmuyorum.

Senin gibi adamı tanıdığım için ne kadar şanslıyım yarabbi, bunu biliyorum.

Ölümsüzler arasındaki yerinde sana huzur diliyorum.

Ve Zekeriya abi... Seni de daha çok görmek istiyor, uzun ömürler diliyorum.

Çocukluğumun kahramanları, sizleri çok ama çok seviyorum.

İlgili Haberler