İlhan Cihaner Erzincan’daki altın madeninde dönen rüşvet çarkını anlattı. Şirketin rüşvet verdiği savcı FETÖ’cü çıktı

İlhan Cihaner Erzincan’daki altın madeninde dönen rüşvet çarkını anlattı. Şirketin rüşvet verdiği savcı FETÖ’cü çıktı

Erzincan'da büyük facianın yaşandığı altın madeni ile ilgili çarpıcı bir gerçek daha ortaya çıktı. İlhan Cihaner, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı olduğu dönemde madeni işleten Anagold Madencilik ile ilgili yürüttüğü soruşturmanın ve rüşvet çarkının detaylarını anlattı. Soruşturma ile şirketin FETÖ'cü bir savcıya rüşvet verdiği ortaya çıkmıştı.

Erzincan’ın İliç ilçesinde bulunan altın madeninde toprak kayması meydana geldi. Göçük sonrası binlerce ton siyanürlü toprak Fırat Nehri’ne doğru aktı.

İlhan Cihaner, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı olduğu dönemde altın madenini işleten Anagold Madencilik hakkında yaptığı soruşturmanın detaylarını anlattı.

Bianet’ten Vecih Cuzdan ve Tuğçe Yılmaz’ın haberine göre, Cihaner, "Orada soruşturma başlattığımda, maden şirketi tarafından ilgili kişilere rüşvet verilerek ruhsat alındığı, çevre değerlendirme raporunun manipüle edildiği ortaya çıkmıştı. Ancak maalesef daha sonra bu soruşturmaların etkin bir şekilde yürütülmediğini gördük" ifadelerini kullandı.

"Erzincan’daki altın madeni kuruluşundan itibaren şaibeli" diyen Cihaner, "Sadece siyanürle altın çıkarma projesinin ortaya koyduğu riskler, tehditler açısından değil. Örneğin bir siyasiyi kendisine ortak ederek işlerinin 'yolunda gitmesini' sağladı. Bu şirketin ortakları siyaseten güçlü isimlerden seçilmiş. Bunların etkisi olmadığını söylemek herhalde saflık olur" değerlendirmesinde bulundu.

Madende yaşanan faciaya dair konuşan İlhan Cihaner, şunları söyledi:

"BÜYÜK ŞAİBELER VAR"

"Bir kere bunun böyle olacağı defalarca işaretini aldığımız bir süreç. Böyle olacağı belliydi. Çünkü geçenlerde de bir siyanür borusu patlamıştı, delinmişti. Önce inkâr edilmişti, daha sonra uzunca bir süre kapatılmıştı. Fakat maden yeniden çalışmaya başlamıştı. İliç örneğinde kuruluşundan itibaren çok büyük şaibeler var. Orada soruşturma başlattığımda, maden şirketi tarafından ilgili kişilere rüşvet verilerek ruhsat alındığı, çevre değerlendirme raporunun manipüle edildiği ortaya çıkmıştı. Ancak maalesef daha sonra bu soruşturmaların etkin bir şekilde yürütülmediğini gördük.

Orada bir avuç yurtsever, madenci, sendikacı yıllarca bu mücadeleyi veriyor. Maalesef yargı da gerekli hassasiyeti göstermiyor. Devlet zaten tüm kurumlarıyla bu yağmacı sistemin arkasında duruyor. Bugün de maalesef böyle bir felaket yaşandı. Tek beklentimiz, temennimiz can kaybının olmaması ya da az olması. Fakat bunun artık uyandırmış olması lazım bizi. Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası’ndan Cemalettin Küçük yıllardır bunların mücadelesini veriyor. Küçük, keşif sırasında bile bu tarz bir şeyin olacağını dile getirmişti. Bu tarz bir kazanın önlemlerle, yapılan oradaki işletme tekniğiyle önüne geçilmesinin mümkün olmadığını yıllardır anlatıyor. Yine Sedat Cezayirlioğlu var, orada yerli halktan birisi. Yıllardır bunu dillendiriyor. Bunun mücadelesini veriyor ama maalesef yağmacı kapitalizmin geride büyük bir yıkım bırakarak terk ettiği topraklardan birisi olacak. Bu yüzden çok öfkeli ve üzüntülüyüz.

"ETKİN SORUŞTURMA YAPILMADI"

Erzincan’daki altın madeni kuruluşundan itibaren şaibeli. Yani sadece siyanürle altın çıkarma projesinin ortaya koyduğu riskler, tehditler açısından değil. Örneğin bir siyasiyi kendisine ortak ederek işlerinin 'yolunda gitmesini' sağladı. Bu şirketin ortakları siyaseten güçlü isimlerden seçilmiş. Bunların etkisi olmadığını söylemek herhalde saflık olur. Başlı başına zaten devasa uluslararası bir firma. Sermayeden gelen bir gücü var. E onun karşısında dava masraflarını bile kendi cebinden ödemeye çalışan bir avuç insan var. Düşünün şimdi böyle bir şeyle mücadele etmeye çalışıyorsunuz. Oysa burada asıl süreci takip etmesi gerekenin devlet kurumları olması lazım. Savcılıkların olması lazım, çevre suçları yönünden. Ama maalesef yurttaşlar böyle bir mücadele veriyor. Orada da tabii ki asimetrik bir mücadele var. Etkin bir soruşturma yapılmadı, orada büyük bir kaza yaşandığı halde tekrar çalışma izni verildi. Sürekli alanını genişletiyor ve tüm Türkiye de maalesef seyrediyor."

MADEN SORUŞTURMASI SONRASI GÖZALTINA ALINMIŞTI

İlhan Cihaner, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı olduğu dönemde (2007-2010), FETÖ’cü savcı Bayram Bozkurt ile Anagold şirketi arasında rüşvet alışverişi olduğunu ve bunun AKP'li eski Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in oğlunun avukatlık bürosu vasıtasıyla yapıldığını 2009’da Adalet Bakanlığı kayıtlarına geçirmişti. Cihaner, yürüttüğü rüşvet soruşturmasının ardından 2010’da makamında gözaltına alınmıştı. Bayram Bozkurt, Cihaner’in tutuklandığı Ergenekon davasında ‘Efe’ adıyla gizli tanık olmuştu.

İlgili Haberler