Neyin çoğu gitti azı kaldı?

Milli Çözüm dergisinde her sayı önemli değerlendirmeler yayınlanıyor. 2013 Mart sayısında Ahmet Akgül,  “Türkiye, Kürdistan’ın hamisi mi İsrail’in hizmetçisi mi yapılıyor?”  başlıklı yazısında, Türkiye’nin bugün geldiği Habur-Oslo-İmralı çizgisinin, yakın tarihteki arka planını inceledi...

 


***

 


* “ABD Ulusal İstihbarat Konseyi’nin hazırladığı “Küresel Trendler 2030” raporunda yer alan ‘Kürdistan’ın yükselişi sebebiyle önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin bölünme riski var’ ifadesi bir müttefik uyarı
sı değil, ABD’nin stratejik hedefidir.
* ABD Kürdistan’ın kurulması ve Türkiye ile federal bir çatı altında birleştirilmesi şeklindeki tarihi projesini, Ankara’nın önüne ilk olarak 1965 yılında getirmişti.
* Emekli Amiral Vedii Bilget’in, 24 Şubat 1987 tarihli Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan yazısına göre ABD, 1965 yılında Türkiye’ye bağlanacak bir ‘Federe Kürt Cumhuriyeti’ için dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’in ağzını aramıştı. Bilget’e göre ‘Federe Kürt Cumhuriyeti’, Türkiye, Irak ve İran Kürtlerini kapsayacak ve Türkiye ile federal bir çatı altında bileştirilecekti.
* Yine dönemin Senato üyesi Sadi Koçaş, anılarında, ABD’nin AP’yi ve Demirel’i 1965’te iktidara getirdiğinde, ‘Irak-İran ve Türkiye Kürtlerini Federe bir Cumhuriyet haline getirelim, bunu Türkiye’ye bağlayalım’ isteğinde bulunduğunu belirtiyordu.
* ABD, bu projeyi bir kez 12 Mart’tan sonra 1974’te ve bir kez de 12 Eylül sürecinde 1986’da Türkiye’nin önüne koyuyordu. 7 Kasım 1986 günü Ankara’ya gelen Pentagon’un iki numarası, Savunma Bakan Yardımcısı William Taft çantasında ‘Pentagon’un Kürt Senaryosu’nu getirmişti. Özal’ın kabul ettiği planı, dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Üruğ reddetmişti.
* ABD’nin Irak’a saldırısından hemen önce, 13 Ocak 1991 tarihinde dönemin ABD Dışişleri Bakanı James Baker, planın güncellenmiş halini yine Ankara’ya dayatıyordu. ABD, Körfez Savaşı’ndaki desteği karşılığında Türkiye’ye ‘Kürdistan’ın hamiliğini’ öneriyordu!
* Plan, Çekiç Güç’ün 17 Nisan 1991 tarihli ‘Huzur Operasyonu’ ile işleme sokuluyordu. Irak’ın kuzeyini uçuşa yasak ilan eden Çekiç Güç, Bağdat’tan kopardığı bu bölgede Kürdistan’ın temelini atıyordu.
* ABD, 1999 yılında yeni bir Kürt Planı’nı devreye soktu. Pentagon tarafından Alan Makovsky başkanlığındaki bir ekibe hazırlatılan planın esasını, Irak’ın kuzeyinde beş aşamada kurulacak bağımsız Kürt devleti ile Türkiye’de bir Kürt federe devleti oluşturulması ve bu iki yapının daha sonra birleştirilmesi oluşturuyordu.
* Öcalan ülke ülke dolaştırılırken, 25 Ocak 1999’da ABD’den gelen bir heyet, ‘Türkiye himayesinde Kürdistan’ planını Ankara’ya sunuyordu. ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Yakın Doğu Dairesi Başkan Yardımcısı Elizabeth Jones, ABD’nin Kuzey Irak Koordinatörü Francis Ricciardone ve Pentagon yetkililerinin bulunduğu heyet, 12 maddelik planı Ankara’ya kabul ettiriyordu.
* ABD 2 yıl süren hazırlığını, Haziran 2001’de Kürdistan’ı resmen ilan ederek taçlandırmak istiyordu. Öcalan bu maksatla Türkiye’ye teslim ediliyordu! Ancak Milli Türkiye bunu kabul etmiyor ve Mayıs’ta ‘Kürt devletini savaş sebebi saydığını’ ilan ediyor, Türk Ordusu, sonraki aylarda, ABD müdahalesinden önce Irak’ın kuzeyine girme planı hazırlıyordu. ABD’nin Türk Ordusu’na Ergenekon tertibi işte bu süreçte başlatılıyordu.”

 


***

 


ABD ve AB’nin PKK ile görüşmelere tam destek vermesinin ana sebebi, Türkiye’den yerel yönetimlere özerklik verilerek koparılacak parçanın, Kuzey Irak ve Kuzey Suriye ile birleştirilme planıdır. Tayyip Erdoğan  “Çoğu gitti azı kaldı”  derken, yeni anayasa ile kurulacak yeni rejimi kastediyor..  “Türkiye büyüyecek, Kanuni dönemindeki gibi olacak” diyerek, halkı ikna etmeye çalışıyor.. Millet, bu projelerle elindeki toprakların çoğunun gideceğini, azının kalmasının bile şüpheli olduğunu görmeyecek mi?

Yazarın Diğer Yazıları