Tayyip Erdoğan''ın Türk Lirası mevduatına kur garantisi vermek, yani döviz fiyatı artarsa, aradaki farkı hazineden ödemek ile ilgili kararından önce neler oldu?

* Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan diyor ki "Toplum elinde ne varsa kendini korumak için 18 TL''den dolar aldı. Açıklamayla dolar 11,5''a kadar düşünce dolar başına 6,5 TL zarar etti. Peki bu zarar kimin cebine kazanç olarak girdi? Kim Türk halkını soydu yine?"

Bir de "dövizi dış güçler artırıyor" diyenler vardı.

* Prof. Dr. Güner Sönmez, buna karşı "Dövizi dış güçler yükseltiyor deniyordu, şimdi düşmesinde de aynı güçlerin mi parmağı var? Mevduat kazancı denen şey faiz olmuyor mu?" diye sordu.

Birileri "Gördünüz mü, Tayyip Erdoğan doları nasıl düşürdü?" diye bayram ediyor.

* Mehmet Ali Güller, bu durumu "Doları 7 TL''den 18 TL''ye çıkarıp, 14 TL''ye düşürmeyi ''büyük başarı'' diye sunabilen bir iktidarın olabilmesinden daha vahimi, bunu alkışlayabilenlerin bulunmasıdır." diye gördü.

* Prof. Dr. Kemal Üçüncü ise konuyu, "Marabanın ve baldırı çıplakların mütegallibeyi, çalanları alkışlaması tarihte çok rastlanan bir şeydir. ''Yanlış bilinç'' diyor buna Sakallı. Bizim sert şiircilerin hep mütegallibenin davulunu çalması yanlış bilinçtendir." diye yorumladı.

* Ali Babacan''ın yaklaşımı siyaset odaklı: "Kendi parasını değersiz gören, yabancı parayla güven vermeye çalışan bir yönetim beceremez. Böyle bir yönetim ayakta kalamaz, kalamayacak."

LAFyon ise "Robin Hood, zenginden alıp fakire veriyordu, Şahsım fakirden alıp zengine veriyor" diye net ayarı yaptı.

Dr. Fatih Erbakan, "Açıklanan sistem, Türk Lirası cinsinden mevduatlar için örtülü bir faiz artışıdır." dedi.

* Feyzi İşbaşaran, konuya nas açısından baktı: "Erdoğan, ''Kur yüzde 40 artmış, faiz yüzde 14,aradaki 26 puan farkı ödeyeceğim'' diyor. Yani faiz yüzde 40 olmuş oldu. Ama ''faizi düşürdüm'' diyor. Bu nasıl Nas böyle?"

* M. Kemal Bildiş de "Dövize endeksli mevduat faizi, örtülü faiz demektir; ''nas''a karşı hileyi şeriyye demektirİ siyasal İslâmın, ekonomik takiyesi demektir" dedi.

* Selçuk Geçer, "Ya hala anlamadınız mı? Kur farkını bütçeden ödeyecekler. Yani zengine kur faizi farkı vermek için hepimizi zamlarla, vergilerle, cezalarla öpecekler!" diye azarlar tonda paylaşımda bulundu.

Prof. Dr. Ali Rıza Büyükuslu da "ABD''de dahi ''Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler''ci serbest piyasa ekonomisi terk edildiği halde iktidar, bu modelin bir üstü ''Saldım çayıra, mevlam kayıra'' versiyonunu uygulanmaktadır. Çılgınca kontrolsüz büyüme eski paradigmadır. Aslolan sürdürülebilir kalkınma ve refahtır." diye teorideki durumu yazdı.

***

Bütün bu görüşler doğrudur. Peki neden böyle oldu?

Türkiye Ekonomisi, Bank of England tarafından esir alınmıştır. Hem de Türkiye''den rehin olarak aldıkları dövizin büyük kısmıyla borsaya girerek veya borç vererek faiz almakta ve haksız kazanç elde etmektedirler! İktidar, Merkez Bankası''nın 128 milyar dolarlık rezervini de eritince, zengin ettiği insanlar, "bu iktidar giderse servetimizi kaybederiz" korkusuyla yurt dışına yatırım yaptı. Para kaçırdılar yani. FETÖ''cü iş adamları da kaçırabildikleri kadar döviz kaçırdı. Buna, 20 yıl içinde bütün ihalelerden alınan komisyonların yani rüşvetlerin, Katar, Malezya ve Singapur bankalarına yatırılmasını ekleyin... 15''inci yılda bu rakam 200 milyar dolar civarındaydı. Halk da faiz indirimi kararları karşısında, eline geçen en küçük parayı bile dövize çevirmeye yani Türk Lirası''ndan kaçmaya başlayınca döviz aldı başını gitti. Erdoğan, şimdi toplamda yüzde 40 faizle durumu toparlamaya çalışıyor.