Ah eskiden eskiden, su içerdik biz testiden!
Lünaparka giderdik, aynalı odaya girerdik. Oradaki çeşit çeşit aynanın karşısına geçer, kendimize gülerdik.
Bir ayna yamuk yumuk gösterirdi bizi, biri kısa, biri şişman, diğeri kocaman!
Bazı kulüplerin siyasete alet olan başkanlarının ve yönetimlerinin aldıkları ve aldırdıkları kararları görünce eski günler geldi aklıma, testiyle su içip, aynaların karşısına geçtiğimiz günleri.
Bu başkanlar ve yöneticiler de o aynaların karşısında kendilerini dev asa görenler gibi.
Kayserisporlu siyasetin göbeğindeki yöneticiler mesela. Fenerbahçeli taraftarları almadılar stadlarına son maçta.
Başakşehirli siyasetin göbeğindeki yöneticiler de Beşiktaşlı taraftarları istemiyormış maçlarına.
Başka kulüpler de var bunlar gibi düşünen.
Fenerbahçe ve Beşiktaş''ın maçlarında "Hükümet istifa" diye bağrıldığında anında karşı açıklama yapan kulüpleri hatırlayın. Konyaspor''u mesela, Çaykur Rizespor''u... Diğerlerini de.
Bak sen şu işe.
Bu kulüplerin varlıkları tamamen 3 büyüklerle ilgilidir. 3 büyüklerle mücadele etmek üzerine kurulmuştur.
Çekin bugün futboldan 3 büyükleri, ne olur acaba halleri!
Şimdi ben de diyorum ki cephe alınan Fenerbahçe ve Beşiktaşlı yöneticilere...
Sadece bu sezonla bırakmayın bunu.
Bundan sonra bu takımların sahalarında oynayacağınız hiçbir maça taraftarınızı götürmeyin. Hatta siz de mümkünse günü birlik gidip, gelin.
Futbol sadece futbol değildir. Ekonomidir de aynı zamanda.
Fenerbahçe ve Beşiktaş''ın maçı olduğunda bir Anadolu kentinde herkes kazanır.
Oteller kazanır, yiyecek içecek sektörü kazanır, esnaf kazanır, kısaca şehir kazanır.
Tersi olunca kaybeder hepsi.
O başkanlara, yöneticilerine bir ders vermek gerekmez mi?
Neymiş efendim futbolda siyaset olmazmış.
Sizden daha çok siyasetin içinde olan var mı ki!