ABD'nin çekilmesi kalmasından iyidir!

Önce 13 Ağustos'ta sordum, "ABD ile Suriye için gizli anlaşma mı imzalandı?" diye… Sonra 13 Eylül'de aynı soruyu tekrarladım; "Türkiye'yi yöneten akıl, Suriye konusunda, her geçen gün, ABD ile paralel adımlar atıyor. İdlib'de ABD'yi yardıma çağırmak, bunun önemli bir göstergesi" dedim.

Şimdi anlaşılıyor ki Trump ile Erdoğan arasında bir mutabakat vardı ama Pentagon direniyordu. Pentagon, Trump'ın istediği gibi ABD askerlerini Fırat'ın doğusundan çekmeye başladığına göre mutabakatın gereği yapılıyor.

Fakat bir konu henüz aydınlığa kavuşmadı! Türkiye, Fırat'ın doğusunun tamamına mı müdahale edecek yoksa güvenli bölge oluşturmak için sadece 30 kilometre derinliğe kadar mı inecek?

Washington Post'a bilgi veren üst düzey bir ABD yetkilisi, Türkiye'nin sembolik bir operasyon mu düzenleyeceği yoksa sınırdan 30-40 kilometre içeri gireceği bir operasyonu mu tercih edeceği konusunda ABD hükümetinin "hiçbir fikri olmadığını" söyledi.

New York Times'a konuşan Suriye uzmanları ise SDG'nin yani PKK/PYD'nin Türkiye'ye karşı koyabilmek için Suriye ordusuyla anlaşmaya yanaşabileceği görüşünde.

***

Yalnız Trump, "Türkiye, Avrupa, İran, Irak, Rusya ve Kürtler şimdi durumu ve esir alınan IŞİD'lilerle ne yapmak istediklerini çözmek zorundalar" dediğine göre PKK/PYD'nin askeri güç olarak bölgede varlığını devam ettireceğini öngörüyor. Öyle ya, Türkiye, PKK/PYD'yi tamamen tasfiye edecekse İŞİD sorunun çözümüne nasıl katılabilir?

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşme doğrultusunda Amerikan askeri birliklerince Suriye'nin kuzeyinde Fırat'ın doğusunun boşaltılmakta olduğunu açıkladı.

Erdoğan, Türkiye'nin ABD'yle yürütülen "güvenli bölge" müzakereleri kapsamında Fırat'ın doğusunda PYD-YPG unsurları bölgeden ayrılmadığı takdirde, askeri operasyon yapılacağı mesajını da tekrarladı.

Bu, "çekilmeleri için uyarıda bulunulacak" anlamına geliyor.

***

Bu arada, ABD ve İngiliz basınında ABD'nin bölgedeki askeri kuvvetlerini sahadan çekme kararı almasında, Türkiye'nin terör örgütü IŞİD'le mücadeleyi yürütme sorumluluğunu üstlenmesinin etkili olduğu vurgulanıyor.

IŞİD de YPG de ABD'nin kullandığı örgütler olduğuna göre "ABD, belayı Türkiye'nin başına sardıktan sonra çekiliyor" denilebilir. Zira IŞİD veya PKK sadece cephe hattına savaşmıyor ki! Bunlar terör örgütü... Her yerde saldırabilirler...

Nitekim Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İngilizce mesajlarıyla Türkiye'nin oluşturulmasını istediği "güvenli bölge"yle iki hususa hizmet edileceğini kaydetti:

"Birincisi teröristler bölgeden ayırt edilerek sığınmacılara güvenli geri dönüş alanı açılacak. İkincisi hangi form veya görünüşte olursa olsun IŞİD ile mücadele devam edecek."

***

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak ise "Orta Doğu bataklığına girmeyin" diye hatırlattıklarını belirterek, "Suriye'ye barışın gelmesinin en kısa yolu Şam ile Ankara arasındaki yoldur" dedi.

Faik Öztrak, "Beyaz Saray ile yapılan telefon görüşmesinin ardından ABD yönetimi ile Fırat'ın doğusuna yapılacak operasyon konusunda gizli bir anlaşmaya varıldığını anlıyoruz… Açıklamadan, operasyon olurunun IŞİD teröristlerine bekçilik yapma karşılığında verildiğini görüyoruz." derken haksız mı?

Hatta "ABD Başkanı, 'ben kendi vergi mükelleflerime düşünmek zorundayım, bunun çaresi faturayı Türkiye'deki vergi mükelleflerinin sırtına yıkmaktır' demiş oluyor. Bizimkiler de kabul etmiş… Saray ne kadar zam yaparsa, ne kadar ek vergi koyarsa bu aziz millet kaldırır zannediyor." derken haksız mı?

"Rusya İdlib'de radikal teröristlerin bekçiliğini bize bırakmıştı. Şimdi aynı işi ABD yapıyor. Egemen güçler, sobanın üstündeki kızgın kestaneyi almak için Türkiye'yi maşa gibi kullanıyor." derken haksız mı?

Yine de ABD'nin Fırat'ın doğusuun güvenli bölge yapılacak kısmından çekilmesi, kalmasından hayırlıdır. Anlaşmanın en önemli sonucu budur.

 

Yazarın Diğer Yazıları