Ne Gaziantep ne Konya. Kalitesiz oyun kalitesiz sonuç! Recep Çınar yazdı

İki takım için de kolay bir maç olmayacağı ortadaydı…
Nitekim öyle de oldu…
22 puanlı Gaziantep FK ile 20 puanlı Konyaspor’un düşünceleri maçı kaybetmemekti…
Hafta içinde yapılan bütün hazırlıklar bu doğrultuda yapıldı…
Ligde sıkıntılı günler geçiren Konyaspor, Gaziantep FK karşısına kazanmak için çıktı…
Gaziantep takımı ise çok önemli 5 oyuncusundan yoksun çıktı bu maça…
Son 2-2’lik Sivasspor maçında kırmızı kart gören Maxim ve 4 sarı kartlı Denis Draguş’un yanısıra milli takımlarında bulunan Bikel ve Gradel ile birlikte Sivasspor maçında sakatlanan yeni transfer Acosta’da takımlarını yalnız bıraktılar…
Maçtan önce görüştüğüm TSYD Gaziantep temsilcisi Murat Atay, Konyaspor maçının Gaziantep için ölüm-kalım maçı anlamı taşıdığını belirterek, “Gaziantep FK bu maçı kazanmak zorunda, çünkü Pazartesi günü İstanbul’da Galatasaray ile oynanacak çok zor bir maç var” dedi…
Atay, Gaziantep FK’nin hem Konyaspor hem de Galatasaray maçını kaybetme lüksü yok demeye getirdi…
En azından ben öyle anladım…
Maçın hafta içi olması ve havanın da son derece soğuk olması nedeniyle Gaziantepli taraftarlar maça fazla bir ilgi göstermediler…
Çünkü, tribünlerin tamamına yakını bomboştu…
Bütün bu olumsuzluklara rağmen, Gaziantep takımı ev sahibi olmanın avantajını arkasına alarak çıktı sahaya…
Konyaspor’un durumu daha farklı…
Şöyle ki, Gaziantep’e biraz moralli geldiler…
Maç öncesinde 3 yabancıya imza attıran yöneticiler, ileriye biraz daha umutlu bakmaya başladılar, hem de önlerinde çok zor fikstür olmasına rağmen…
Konyaspor, 23. Hafta Başakşehir ile içerde, 24. Hafta Rizespor’la deplasmanda, 25. Hafta içeride Ankaragücü, 26. Hafta deplasmanda Beşiktaş ile oynayacak…
Gerçeği söylemek gerekirse; Konyaspor’un her maçı final maçı gibi.
xxx
Konyaspor Teknik Direktörü Omeroviç, yeni transferlerden sadece kaleci Jakup Slawik’i Gaziantep maçı kadrosuna aldı…
Bosnalı hoca, kalede Deniz- Ahmet Oğuz, Metehan, Uğurcan, Guilherme- Nzonzi- Marlos, Soner, Cicaldau, Muriç ve Sokol’a görev verdi…
Konyaspor 4-1-4-1, evsahibi takım Gaziantep FK ise 5-3-2 sistemiyle yayıldı sahaya…
Gaziantep FK’nin hocası Sumudica, daha savunma ağırlıklı bir kadroyu tercih etti…
Konyaspor daha istekli ve arzulu başladı maça…
İlk 10 dakika oyunu tutan, oyuna ağırlığını koyan konuk takım Konyaspor oldu…
15. dakikadan sonra savunmasını öne çıkaran ev sahibi takım, daha akıllı, kontrollü ve dengeli oynadı…
Zaman zaman da kontralarla Konyaspor kalesini yokladı…
31. dakikada Ogün’ün vuruşunda top Metehan’a çarparak, filelere giderken, Gaziantep takımının Romen hocası da resmen çıldırdı…
Gaziantep FK öne geçtikten sonra da Mustafa, Ogün ve Markoviç’le ikinci golü kovaladı…
Ancak, gol Konyaspor’dan geldi…
42. dakikada Ahmet Oğuz’un altı pasın içerisine yaptığı ortaya, Marlos’un attığı koşu sonucunu verdi ve Kolombiyalı futbolcu topu filelere göndererek skorda dengeyi sağladı…
Marlos’un bu golünde, Gaziantep kalecisi ve savunmasının da hakkını yememek lazım!
İlk yarının bittiğinde takımlar 1-1’le girdiler içeri.
xxx
İkinci yarıya iki takımda ilk 11’leriyle başladılar…
Bu yarının ilk çeyreğinde iki takımın da kontrolü oyunu tercih etmelerinin sebebi, bir kaza golüne kurban gitmemekti…
Maçın 60. dakikasında Sumudica iki değişiklik yaparken, Omeroviç ise Sokol’un yerine Yunus Mallı, Ahmet Oğuz’un yerine Kahraman Demirtaş ve Muriç’in yerine Prip’i oyuna soktu…
Omeroviç’in bu hamleleri de çok işe yaramadı açıkçası…
Futbol kalitesinin yerlerde süründüğü karşılaşmada öne çıkan bir tek oyuncunun olmayışı da, seyir zevkini düşürdü…
Maçın son bölümlerinde Metehan’ın iki gol girişiminden birisi VAR’dan döndü, diğerini de Gaziantep FK kalecisi izin vermedi…
90 artı 5’de Soner Dikmen öyle bir gol kaçırdı ki, belki de Konyaspor’un kaderiyle oynadı!
Konyaspor, uzun zamandır yaşadığı ekonomik ve sportif deprem yarasına çok değerli bir galibiyetle pansuman tedavi yapacaktı, ama Soner Dikmen bir çuval inciri berbat etti…
Sonuç olarak; kalitenin olmadığı bir oyundan, iki takım adına da kaliteli bir sonuç çıkmadı…
Sadece, Konyaspor deplasmanda üç puan yerine bir puanla yetinmek zorunda kaldı.

Yazarın Diğer Yazıları