Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Turgay BEŞYILDIZ

Turgay BEŞYILDIZ

Yakıştı mı Abdullah Hoca?

Yakıştı mı Abdullah Hoca?

TURGAY BEŞYILDIZ / YENİÇAĞ

Yanlışlarının hesabını başkalarına ya da başkaldıranlara yüklemeyeceksiniz! 
     Herkes kendi hatasını görür, gücünden fazlasını istemezse ve herhangi ehli olmadığı işi kabul etmezse, ne ülkede sorun kalır nede bu ülkenin futbolunda!  
    Trabzonspor takımında; futbol kitabının yarından itibaren yeniden yazılması gerekiyor belki… Ya da bu bordo mavili formayı giyenlerin veya her formayı bunların sırtına verenlerin kırık aynalar önünde yüzleşmesi gerekiyor sanki. Hem de bu sabahın erken saatlerinden itibaren!
      Bordo mavililerde yedek kulübesinde Abdullah Avcı’yı uyaracak Egemen Korkmaz veya benzeri gibi bir yardımcın olmazsa,  ürettiğin ucuz apoletli hücum oyuncuları ve teknik adam yardımcıları, sana sadece Akyazı’daki kendi sahanda; bir yanıp, bir sönen pavyon kapılarının girişini süsleyen lambaları gibi olur.  
     Gbamin’in stoper değil, iyi bir ön libero olduğunu Premıer Ligi’nden biliyoruz. Bartra ve Hüseyin olmadığı  için mecbur kaldığın yerde tabi ki oynatacaksın ama cezası bitip dönen Bartra yerine Gbamin’de bu mevkide devam edersen şamarı vururlar.
      Sakat Visca''n ve cezalı Maxi Gomez’in yoksa, geçen hafta oyunun son bölümünde yer alıp tecrübesini ortaya koyan en azından Djaniny varken, yarım saatlik iyi olan futbolcun Naci Ünüvar’ın gerçek formunu! ancak böyle bir deplasmanda görürsün. Öyle değil mi Abdullah Hocam?
                                                                          *
        V.Karagümrük önündeki farklı mağlubiyetin bir trafik kazası olduğu ve böyle bir şey beklendiğini zaten biliyorduk ama Alanya gibi tribünleri bile boş bir takım önünde, ilk 45 dakikada üç gol, 90 dakikada beş gol yemek bir şampiyona yakışmaz.
    Geçen sezon; bu takımı aynı sahasında ilk yarıda attığın 4 golle soyunma odasına gönderirken, bu sezon 3 gol yiyip kendi soyunma odana gitmek, gecenin en can yakıcı anı olsa gerek!
   Hücumda üç oyuncun ile topu kaptırıp, kontra bir topla rakibin en yaşlı bıcılık oyuncusu Efecan’dan golü yemek, hatayı nerede yaptım diye bir kez daha düşünmeni gerektirir.
    Francesco Farioli; belli ki yüzölçümü ufak olan Kırbıyık Holding Stadyumu’nun sahasında, altı oyuncu ile kapalı defans oynayıp, kontra topla golleri bulduysa saygı duymak lazım. 
     Maçın başında Trabzonspor Trezeguet, Naci ve Umut Bozok ile yakaladığı fırsatlarda, bu üç oyuncu topu daha önlerine almadan kaleye yaşlı ninem gibi vurmaya kalkınca, pozisyon mangalda sönen kül oldu!
    Son altı karşılaşmasında sahasında mağlubiyet görmeyen Alanyaspor, yine bir kontra topla bordo mavilerin altı pasına kadar girip, o karambol de Ahmed Hassan’a golü attırması, beni hiç şaşırtmadı. 
    Ardından yine sıfırdan kesilmesine müsaade edilin bir topla, aynı oyuncunun takımına üçüncü golü kazandırması yüzlerinizin kızarmasına yetmiştir sanırım. 
                                                                              *
      Kapalı defansın kilidini açmakta  istediği anahtarı çilingircide bile bulamayan Avcı Hoca, keşke oyuna Umut’un yerine Djanıny, Gbamin’in yerine de Bartra ile başlasaydı demek, geçti Bor’un pazarı sür eşeği Niğde’ye demektir.
   ‘’Her maça yürek koyan arkadaşlar’’ bu maça ‘kürek’ koyunca skor da nahoş oldu. İkinci yarıda oyuna giren Bartra, Djanıny ve Yusuf Yazıcı, takımları için bu çirkin geceyi hangi makyajla kapatırız mücadelesini vermeye çalıştıysa da, Bakasetas’ın direkten dönen topuna Ahmed Hassan’ın yerine oyuna giren Eduardo, direkten gelenle cevap verince, Uğurcan’ı kalede o andan sonra tutmanın  bir anlamı olmadığını düşündüm. 
         Yine oyuna sonradan giren her iki takımın Yusuf’undan, bordo mavililerin değil de turuncu yeşillilerin Yusuf Özdemir’inden asker selamını tamamlayan! 5.gol gelince, Alanya’daki karanlık bir anda geceye dönüştü!
        Yarın açması gereken çiçekleri bu gece yine koparan Trabzonspor, bütün güzellikleri öğüten ve cepten yemeye başlayan bir zamanın içinden geçiyor. Kaptan Uğurcan! başta olmak üzere tel tel dökülen Trabzonspor’da, süresiz kadro dışı kalmaların zamanı gelmeye başladı sanırım. 
      Bu sezonun 3. Farklı mağlubiyetinden sonra; 90 yaşında hayatını kaybeden Aydın Gün’ün ‘Telli Kavak’ şiirinde yazdığı gibi; ‘’Telefonun tellerine kuşlar mı konar, herkes sevdiğine cicim böyle mi yapar?’’ mısraları gelmiyor değil aklıma artık.

Yazarın Diğer Yazıları