İHA’nın haberine göre; Soğuk havanın kendini iyice hissettirmesiyle birçok insan evlere kapanırken, mevsim geçişlerinde görülen ve çoğu insanın fark etmediği mevsimsel depresyon ruh sağlığını olumsuz etkilediği vurgulandı.
Sürekli uyku hali, yataktan kalkmama isteği, öz bakımda gerileme gibi belirtiler gösteren mevsimsel depresyon, tedbir alınmadığında yaygın anksiyete bozukluğuna dönüşebiliyor.
Uzman Klinik Psikolog Aslıhan Er, bu süreçte insanların aktiviteler yapması gerektiğinden bahsederek şunları ifade etti:
“Bu durumdan kurtulmak için, eğer dışarıya çıkamıyorsa ev içerisinde kendi ve ailesiyle aktiviteler yapması gerekiyor. Bir oyun olabilir, yağlı boya olabilir. Çocukların yaptığı sulu boyaların yetişkinler için olanları var ve ben bunları öneriyorum”
“MEVSİMSEL DEPRESYONUN BİR SONRAKİ AŞAMASI YAYGIN ANKSİYETE”
Er, mevsimsel depresyonun bir sonraki aşamasının yaygın anksiyete olduğunu belirterek şunları ifade etti:
“Biz bu süreçlere mevsimsel depresyon diyoruz. Özellikle sonbahar mevsiminden kış mevsimine adım atarken insanlar depresyonla daha çok karşılaşıyor. Depresyona yatkınlığı olanlar özellikle sabah uyanmak istemiyorlar, yataklarından kalkmak istemiyorlar ya da gün içerisinde aktivite yapmak istemiyorlar, öz bakımlarında gerileme oluyor ve böyle kendilerini geriye doğru ittiklerinde hem ruhsal hem de bedensel olarak sıkıntılar ortaya çıkabiliyor. Böylesi durumlarda havanın büyük önemi vardır. Bu durumdan kurtulmak için eğer dışarıya çıkamıyorsa ev içerisinde kendi ve ailesiyle aktiviteler yapması gerekiyor. Bir oyun olabilir, yağlı boya olabilir. Çocukların yaptığı sulu boyaların yetişkinler için olanları var ve ben bunları öneriyorum. Yetişkinler sonbahardan kışa geçiş evresindeki duygularını tuvale aktardıklarında ruhsal olarak iyileştiklerini gözlemliyoruz. Aslında baktığımızda mevsim geçişlerindeki depresyonun sebeplerinden bir tanesi de iletişimsizlik. Biz hem kendimizle hem de ailemizle ne kadar çok iletişim kurarsak o kadar sağlıklı oluruz. Bu mevsimsel depresyonun bir sonraki aşaması yaygın anksiyete bozukluğu oluyor. Yaygın anksiyetenin önüne geçemezsek daha da geriye götürür ve biz ne kadar geriye gidersek ilerlememiz o kadar zor olur”
“HAVA DURUMU İNSANI ETKİLİYOR”
Arda Türkoğlu ise, hava durumunun insan psikolojini etkilediğinden bahsederek şunları ifade etti:
“Soğuk ve kapalı havalarda insanların canı ister istemez daha sıkkın oluyor. Hava durumu insanı etkiliyor. Soğuk havalarda insanlar dışarı çıkmayı çok istemedikleri için eve kapanmayı tercih ediyorlar. Soğuk havalarda insanlar daha çok evde vakit geçirdikleri için daha çok bunalıyorlar. Bu da insanların psikolojisini daha çok bozuyor”
“EVDEN DIŞARI ÇIKAMIYORUM VE BU DA BİZİM PSİKOLOJİMİZİ BOZUYOR”
Sultan Özkaraman, soğuk havalarda evden dışarı çıkamadığı için psikolojisinin bozulduğunu belirterek şunları ifade etti:
“Yaz mevsimlerindeki gibi dışarıya çıkamıyoruz ve aktivite yapamıyoruz. Bu durum başlı başına bizim psikolojimizi bozuyor. İnsanlar havalar soğuduğu için kendilerini eve kapatmaya çalışıyorlar. Ben çalıştığım için daha çok dışarıdayım ama izinli olduğum günlerde bile hiçbir şey yapamıyorum. Evden dışarı çıkamıyorum ve bu da bizim psikolojimizi bozuyor”
ANKSİYETE NEDİR?
Anksiyete bir diğer adıyla kaygı bozukluğu, psikolojik bir rahatsızlıktır. Kaygılar, günlük yaşamda karşılaştığınız sorunlar ile baş edebilmeniz için sizi hazırlayıp, daha hızlı karar verebilmenize ortam hazırlar. Kaygı aslında beyninizin strese tepki vermesi ve sizi ileride yaşayabileceğiniz potansiyel tehlikeler konusunda uyarma şeklidir. Toplumun yaklaşık olarak %18’i kaygı bozukluğu probleminden muzdariptir ve problemin artış derecesi ile beraber hastalık seviyesinde seyredebilir. Anksiyetesi olan bir kişi, her zaman en kötü senaryoyu düşünür ve bu düşünceler kontrolü dahilinde gerçekleşmez. Sürekli olarak kaygı, endişe yaşayan bir kişinin sosyal hayatı sekteye uğrayabilir, ruhsal sağlığı bozulabilir ve gündelik işlerde ki verimi azalabilir. Bu yüzden kaygı bozukluğu olan kişilerin hayat kalitesi oldukça düşmektedir.
