Bize zehir gibi yaşam onlara şiir gibi yaşam…

Doktorlarla konuştum ama işin içinden çıkamadım.

Hasta; Telefon/ tablet ya da bilgisayarla doktorunu arayacak ve sağlık sorununu anlatacak.

Örneğin:

Tele Hasta: Alo 182 - Merkezî Hastane Randevu Sistemi’mi?

Alo 182: Tele Doktor randevusu

Tele Hasta: Hocam başım çok ağrıyor.

Tele Doktor: Al bir aspirin geçer.

2. Tele Hasta: Boğazım ağrıyor hocam.

2. Tele Doktor: Ağzını aç, dilini uzat “Aa Aaa” de cep telefonun kamerası ile ağzının içini göster…

2. Tele Hasta: Oldu mu hocam?

2. Tele Doktor: Eşin ya da çocuğun fotoğraf çeksin bana gönderin hemen ve hatta kalın. Hım tamam geldi. Kızarıklık var. Ben şimdi antibiyotik yazıyorum. Sabah akşam 12 saatte bir içeceksin. Kutu bitince bana yine boğazının fotoğrafını gönder.

2. Tele Hasta: Hocam bir hafta da rapor verir misin?

2. Tele Doktor: Tabii atarım sana buradan…

3. Tele Hasta: Hocam merdivenden düştüm cep telefonum ile de gösteriyorum, bakın ayağım kırıldı.

3. Tele Doktor: Eczaneden 10 santimlik 2 adet sargı bezi al, 1 kilo alçıyı bir kovada macun yap, ayağına sıkıca sarın. Bir ay sonra çıkartın…

Yok artık bu 3. örnek de çok abartı oldu.

Doktor bu tele-hasta için vakit ayırmayacak mı? Bunun için zaman kaybetmeyecek mi?

Hastanelerdeki kuyruklar ile randevular ortadan kalkacak mı?

Teşhis ve tedavi uzaktan yapılabilir mi?

Değerli okurlarım,

Uzaktan teşhis ve tedavi siyasette de hiç başarılı olmuyor.

Örneğin:

Dr. Devlet Bahçeli siyaseten teşhisi şöyle koydu;

-“Ya anayasayı Erdoğan’a ya da Erdoğan’ı anayasaya uyduracağız.”

Dr. Bahçeli hastası Erdoğan için reçeteyi yazdı, millet de 16 Nisan 2016’da onayladı:

-Tek Adam Rejimi…

2018’de bu rejim yürürlüğe girdi.

Yasama rejimi ile meclis sarayın noteri oldu.

Yürütme rejimi ile demokrasi rafa kalktı.

Yargı rejimi ile ne hukuk ne adalet kaldı.

2018’de ünlü “Ekonomist” Recep Tayyip Erdoğan Türk ekonomisi için teşhisi koydu:

-Faiz sebep, enflasyon netice…”

Tedavi için reçeteyi şöyle yazdı:

-“Merkez Bankası faizleri düşürsün, piyasa iyileşsin…”

Hasta Türk ekonomisi bu teşhis ve tedavi ile komaya girdi.

Ekonomi uzmanı; Profesörler, Doçentler, Doktorlar şöyle feryat ettiler:

-“Aman Erdoğan bu reçete hasta ekonomiyi felç eder…”

Ekonomist Erdoğan, dünyadaki tüm ekonomistleri şapa oturtan şu bilimsel yanıtı verdi:

-“Neymiş efendim, faizleri düşürüyormuşuz. Benden başka bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Hüküm bu."

Tek Adam Rejimi bu, kim ne yapabilir ki?

Ama hasta Türk ekonomisinin ateşi fırladı:

-2018’de 4,6 lira olan bir dolar 33 liraya çıktı.

-2018’de 12.23 olan enflasyon TÜİK’e göre yüzde 65’lere ENAG’a göre yüzde 120’lere fırladı.

Bu acı reçeteye dayanamayan şirketler de emekçiler de emekliler de açlık ve yoksulluk yaşadılar.

Ekonomist Erdoğan baktı ki düşük faiz Türk ekonomisini felç etti.

Önceki bakanlarından Mehmet Şimşek’e sığınıp ekonomiye yeni reçete yazmasını istedi.

Şimşek komadaki Türk ekonomisini iyileştirmek için, “Rasyonel tedavi” dedi.

“Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa” demedi.

Merkez Bankası faizini yüzde 8,5’ten yüzde 45’e çıkardı…

Erdoğan’ın teşhis ve tedavi yöntemlerini külliyen çöpe attı.

Saraylar duruyor. Erdoğan ailesi saraylarda Emine hanımın dediği gibi “şiir gibi” yaşıyor ki Şimşek’in haddine mi lüks harcamalara, uçaklara filan tasarruf tedbirleri uygulasın?

Şimşek’in ekonomi reçetesi ancak devlet memurlarına yetti.

Türk ekonomisini krizden çıkartmak için reçeteyi memurlara yazdı:

-Lojmanlarına zam yaptı, servislerini kaldırdı, belediye otobüsüne ve dolmuşa mahkûm etti.

İşte ucube rejim, işte ekonomi, işte Erdoğan, işte Bahçeli…

İşte Tele Doktor, Tele Hasta, Tele Teşhis, Tele Tedavi…

Bize zehir gibi yaşam, onlara şiir gibi yaşam…

Yazarın Diğer Yazıları