Milletvekili olmak, bakan olmak, belediye başkanı olmak, muhtar olmak.

Eğer iktidar milletvekili iseniz işini, gücünüz, menfaatiniz yolunda demektir.

Eğer ilgili iktidar milletvekili iseniz seçildiğiniz yörenin sorunlarına çözüm oluşturma imkanınız olur.

Eğer muhalefet milletvekili iseniz ne yasa teklifiniz Meclis’te kabul olur, ne de araştırma, soruşturma önergeniz kabul edilir. Yazılı soru önergelerinizin yüzde 90’ını da Saray’ın bakanları tarafından yanıtlanmaz.

Eğer günümüze Saray’ın atadığı bakan iseniz sizi atayan Cumhurbaşkanının ağzından çıkacaklara bakan olursunuz.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz Türkiye’yi tek başınıza yönetir, saraylarda yaşarsınız.

Eğer beğenmezseniz Cumhurbaşkanı olarak bir gecede bakanları, genel müdürleri, yardımcılarını, şube müdürlerini, il müdürlerini, merkez bankası başkanlarını, kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticilerini, kamu bankalarının genel müdürlerini, büyükelçileri, valileri, kaymakamları sorgusuz sualsiz görevden alabilirsiniz.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz devlet işlerini ihalesiz yandaş iş insanlarına verebilirsiniz.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz TÜİK’in belirlediği gerçek enflasyon rakamlarını değil canınızın istediği enflasyon rakamlarını belirlersiniz.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz devlet bütçesinden sadaka verir gibi emekli maaşlarına yok denecek kadar az zam yaparsınız.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz sarı sendikaları korur kollarsınız.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz cemaat ve tarikatlar ile aile vakıflarınıza bağış toplam Amerika’da gökdelen yapar, çiftlik satın alabilirsiniz.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz Amerika ve FETO ile “askeri vesayeti kaldıracağız” gerekçesi ile şerefli Türk askerlerine kumpas kuranları teşvik etmek için, “Bu davaların savcısıyım” dersiniz.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz devlet sırlarının bulunduğu kozmik odanın FETO’culara açılması emrini verirsiniz.

Eğer Cumhurbaşkanı iseniz FETO’culara, “Ne istediniz de vermedik” diyerek devlet içinde askeriyeye, yargıya, emniyete ve tüm bürokrasiye yuvalanmalarına onay verir, hain 15 Temmuz darbe girişimine zemin hazırlarsınız.

Eğer bakansanız ne bakan yardımcılarını ne de genel müdürler başta bürokratların tel bir tanesini dahi saraydan izinsiz görevden alamazsınız.

Eğer bakansanız orman yangılarına, depremlere saraydan izinsiz müdahale edemezseniz.

Eğer bürokrat iseniz siyasi erkten emir almadan tek bir adım dahi atmazsınız.

Eğer TRT, Anadolu Ajansı başta yandaş medya mensubu iseniz muhalefete tek kelime ya da tek söz vermesiniz.

Eğer 21 yıldır iktidarsanız her seçimde yalan, dolan ve kumpas haber ve videoları ile muhalefete çamur atarsınız.

Peki eğer vatandaş iseniz ne yaparsınız?

Tüm bu gidişata dur demelisiniz.

Unutmayın ki 21 yıllık iktidar Türk milletini et ve ekmek kuyruklarına muhtaç hale getirdi.

31 Mart yerel seçimi AKP’li Recep Tayyip Erdoğan’a da yandaşı MHP’li Devlet Bahçeli’ye de ders vermeniz için en önemli fırsattır.

Sakın bu fırsatı kaçırmayın.

Eğer çok çarpıcı bir ders vermezseniz 1 Nisan’dan itibaren zamlar yağacak, daha da fakirleşecek, daha da muhtaç duruma düşeceksiniz.