Günlerdir "Fatih Terim Fonu" dolandırıcığıyla çalkalanıyor ortalık.

Açgözlülüğün, cahil cesaretinin, kanunsuzluğun hüküm sürdüğü akıl almaz bir soygun.

Dolandırılan ünlü futbolcular, iş insanları, siyasetçiler şimdi tüm suçu banka müdiresi Seçil Erzan'ın üstüne yıkma çabasında.

Tamam Erzan suçlu.

Ya sizler?

Yasadışı yüzde 250 gibi inanılmaz bir faizle iştahlanıp, milyon dolarları kayıt dışı yatıranlar sizler değil misiniz?

Tamam, Seçil Ezan sizin paranızı çaldı, ya sizler kimin parasını çaldınız?

Devlete gidecek vergiyi çaldınız!

O vergi bu halkın parasıydı.

Yaptığınız resmen suç.

Sıradan bir insan bunu yapsa, şimdi cezaevindeydi.

İnsanlar bu soğuk kış günlerinde çocuğunun üstüne bir mont alamazken, sizler yasadışı kazançlar elde etmek için milyon dolarlık vurguna ortak oldunuz.

Halkın parasına göz koydunuz.

Hepiniz suçlusunuz.

Arda Turan ve Emre Belözoğlu'un umre görüntüleri geliyor aklıma.

Emre Belözoğlu'nun, "Abdestsiz maça çıkmam. Her maç öncesi dua ederim" sözlerini hatırlıyorum.

700 bin dolar verip, 1.5 milyon dolar geri aldığı iddia edilen Fatih Terim'in namaz görüntüleri gözümün önünde.

Allah Nisa suresinin 29. ayetinde şöyle emreder:

“Ey iman edenler! Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin. Karşılıklı rızaya dayalı ticaretle yiyin.”

İslamda haksız kazanç haramdır.

Sizler harama bulaştınız.

Bu yaptığınız sadece yasalarla, dinle değil ahlaki değerlerle de bağdaşmıyor.

Ahlak, insan ilişkilerinde “iyi” ya da “doğru” veyahut “kötü” ya da “yanlış” olarak adlandırdığımız değer yargılarını ifade eder.

İşin daha acısı ne biliyor musunuz?

Sizler bu toplumda milyonlar için rol modelsiniz!

Düşünün, gençler sizi örnek alırsa ne olur bu toplumun hali?

Ahlak bir toplumun temelidir.

Gençlere böyle mi örnek olacaksınız?

Yazıyı büyük bilge Konfüçyüs ile noktalayalım.

"Paragözlülüğün, lafazanlığın ve gösteriş düşkünlüğünün, ahlakla bir arada bulunması nadirdir."