Hayal kuramayan gençler yeni fikirler üretemez

Hayal kuramayan gençler yeni fikirler üretemez

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada "Hayal kuramayan bu gençlerimiz, iş bulamayan bu gençlerimiz, mutlu olmak için yüzünü başka ülkelere çeviren bu gençlerimiz, işte onlar senin eserin. Eserinden memnun musun Sayın Erdoğan?" diyerek, Cumhurbaşkanına seslenmişti. Bu çağrı büyük yankı buldu. İktidar tarafı sessiz kalırken, akademisyenler, düşünce kuruluşları ve gençler ve üniversiteler konuyu tartışmaya açtı. Akademisyenler Türkiye''de iyi bir üniversitede okumak için mücadele eden gençlerin, yoğun tempo nedeniyle hayal kurmaya dahi vakti kalmadığını, bu nedenle ülke kalkınması için yeni fikirler üretemediğini söylediler. Öğrencilerin ilk ve orta okuldan itibaren robot gibi yetiştirildiğini, çocukların kişisel gelişimine çok fazla önem verilmediğini ileri sürdüler. Okullar da iletişim, ekip çalışması, zaman ve stres yönetimi gibi çocukların yeteneklerini geliştirecek, kendilerini sosyal anlamda ifade edebilecekleri çok fazla ortamın bulunmadığını öne süren öğretim üyeleri, şunları kaydettiler:

"Öğrencilerin önünde üniversite gibi büyük bir olgu var. Ülke genelindeki öğrencilerin neredeyse tamamı bu sınavdan en yüksek puanı alabilmek için yarış içinde. Sinemaya gitmeye, arkadaşlarıyla vakit geçirmeye veya hobilerini hayata geçirmeye zamanları kalmıyor. Bu da onların robot gibi yetişmesine neden oluyor. Fırsat tanınmadığı için de çocuklarımız Amerika''daki, Avrupa''daki veya gelişmiş ülkelerdeki insanlar gibi kendini geliştiremiyor. Bu da bizim eğitim sistemimizin en temel sorunlarından birisi."

Yeni jenerasyonun dikkat süresinin 20 dakikadan 7 dakikaya kadar düştüğüne işaret eden öğretim üyeleri de, şöyle konuştu:

"Bu, eğitim bilimci ve akademik yöneticilerin hiç istemediği bir durum. Öğrencilerin her an dikkati dağılabiliyor. Kendi başlarına kalmak istemiyorlar, hep bir grup, topluluğun içinde olmak, o grubun gücünden faydalanmak, tepkilere maruz kalmamak istiyorlar. Sürekli birilerinin onları bir yerlere yönlendirmesini bekliyorlar. Gençler, tek başlarına kalamadıkları için hayal kuramıyor, kurmak da istemiyorlar. Hayal kuramayan bir gençlik de ülke kalkınması adına yeni fikirler üretip proje geliştiremiyor. Bundan dolayı da Türkiye''de Ar-Ge çalışmaları konusunda önemli eksiklikler yaşanıyor."

Öğrenciler mutsuz

Sanal ortamda sürekli bir etkileşim olması nedeniyle Türkiye''de sosyal medya kullanımının dünya ortalamasının çok üzerinde olduğunu ifade eden akademisyenler, mutlu insan yetiştirme konusunda da sıkıntılar yaşadıklarını vurguladılar.

Üniversiteye başlayan öğrencilerin bir kısmının seçtikleri bölümü değiştirmek zorunda kaldığını, yeniden üniversite sınavlarına girdiğini belirten hocalar, "Bunları yapamayanlar ise mezun olduktan sonra tekrar üniversite okuyor veya mutsuz bir şekilde eğitimine devam ediyor. Mutlu okuyan öğrenci sayımız bence Türkiye''deki öğrenci sayısının yüzde 30''u kadar. Yüzde 70''i mutsuz. Buna çözüm üretmemiz lazım" açıklamasını dile getirdiler.

Gençlerin sorunlarını ve gündemlerini gençlere soran ve yakın zamanda ''Gençlerin İyi Olma Hali Raporu''nun ikincisini yayımlayan Habitat Derneği, gençlerin en önemli sorunlarının başında işsizliğin geldiğini belirtiler. Gençler adına bazı olumlu adımların atıldığını, ancak eğitim içerikleri acilen geliştirilmeden bunun yeterli olmayacağını dile getirdiler.

Atatürk''ün geleceği gençlere emanet ettiğini kaydeden dernek üyeleri, "Bunun en büyük nedeni ise geleceği gençlerde görmesi ve savaş döneminde gençlerin elini taşın altına koyarak ülkenin kurtuluşu için savaşması. Maalesef bugün gençlerin geleceğe yönelik umutlarında ciddi bir kırılma yaşanıyor. Gençler hayal kuramıyorlar. Gençlerin hayal kurabilecekleri ortamlar yaratmamız gerekiyor" açıklamasını yaptılar.

Gençlerin en önemli sorunu işsizlik

Türkiye''de gençlerin en önemli sorunlarının başında işsizlik geliyor. Yayınlanan araştırmalarda her 4 gençten 2''si işsiz konuma düşmüş bir durumda. Bu nedenle gençlerin birinci derecedeki sorunu işsizlik ve bu işsizliğin çözülmesi konusunda, yenilikçi ve yaratıcı iş fikirlerinin geliştirilmesi için teşviklerin olması gerekiyor. Gençlerin yeni kariyer planlamasına yönlendirilmesi, yetkinliklerinin artması ve geliştirilmesine yönelik eğitim politikalarının da bu doğrultuda gözden geçirilmesi gerekiyor. Araştırmalarda mukayeseleri yapıldığında, geleceğe umutla bakanların oranlarında yüzde 18''lik bir düşüş olduğunu görüyor. Yani gençler maalesef, geleceğe umutla bakmıyorlar. İşsizlik sorununun çözülmediği müddetçe de gençlerin geleceğe umutla bakma oranın beklenenin üzerinde olacağı kaçınılmaz görünüyor. Bir başka konuda, gençlerin yurt dışında yaşama istekleri ve eğitimlerine yurt dışında devam etme istekleri. Gençlerin dörtte biri, yurt dışında yaşamak ve eğitimlerine orada devam etmek istiyor. Bu durum aslında, Türkiye''deki eğitim fırsatlarının ve eğitim kalitesinin iyileştirilmesi konusunda ciddi sıkıntıların olduğunu gösteriyor. Bütün dünya artık önümüzdeki 10 yıl içerisinde, bugünkü mesleklerin yüzde 60''nın olmadığı varsayımından yola çıkarak, gençlerin gelecekteki bu değişecek mesleklere adapte olabilmesi için, yetkinliklerinin artırılması ve geliştirilmesi konusunda mekâna ve zamana dayalı olmayan eğitim sistemi geliştirilmesi üzerinde yoğunlaşıyor. Yani gelecekteki mesleklere adapte olan genç profilin, sorun çözme konusunda kapasitelerinin geliştirildiği, takım çalışmasına yatkın ve yaratıcı düşünebilen, yenilikçi fikirlere açık, uluslararası süreçleri takip edebilmek için dil bilen, teknolojiyi çok iyi kullanabilen gençlerin yetiştirilmesi önemli. Bu nedenle özellikle yetkinlikler konusunda eğitim içeriklerinin geliştirilmesi, acil ve önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Gençlerin, işlerini kurmalarıyla ilgili özellikle hibeler ve kaynaklardan yararlanma konusunda pozitif ayrımcılığa tabii tutulması konusunda önemli mevzuat çalışmaları yapılıyor. Fakat yine de bunlar yetersiz. Bence en önemli ve temel sorun gençlerin işlerini kurma konusundaki becerilerini ve özgüvenlerini geliştirecek eğitim sisteminin yeniden ve ciddi bir şekilde düzenlenmesi. Çünkü bütün bu kaynakları gençlerin pozitif olarak kullanması konusunda yasal düzenlemeler yapabilirsiniz, gençlerin siyasi katılımı konusunda da düzenlemeler yapabilirsiniz. Ama gençlerin istihdam edilebilirliği ve işlerini kurması konusunda girişimcilik politikalarını teşvik edecek eğitim içerikleri oluşturmazsanız ve bu konuda zenginleştirecek adımlar atamazsanız, bütün bu yasal düzenlemelerin çok ta bir anlamı olmaz. Bu nedenle önemli yasal düzenlemelerin yapılmasıyla birlikte, özellikle kapasitelerini geliştirecek ve yetkinliklerini artıracak eğitimlerin ve içeriklerinin geliştirilmesi şart.

Yazarın Diğer Yazıları