Söylem güzel icraat yok

Söylem güzel icraat yok

Ülkenin çivisi çıktı. Hangi konuyu ele alırsan al bir tutarsızlık peşinden geliyor. Ülkeyi düzelteceğiz diye iktidara gelen hükümet vatandaşa sabır tavsiye ediyor. Enflasyonu düşürmek için tüketin yapmamasını söylüyor. Ülkeyi sorumsuz şekilde yöneten, bu gidişin doğru yol olmadığını dile getirenlerin sesini kesen iktidar. İtibardan tasarruf olmaz diye yüksek sesle bağırırken, şimdi para bulmak için kapısını çalmadık ülke bırakmadı. Elin oğlu kapıda bizi bekliyormuş gibi, gelin size yatırım yapalım. Para verelim diye bütün kapıları açmıyor. Önce istikrar ve adalete bakıyor.

Bir ülkede istikrar ve adalet yoksa o ülkeye yatırım yapmıyor. O ülkenin mahkemelerinin verdiği kararları gözlüyor. Son zamanlarda yüce mahkemenin verdiği kararların tutarsızlığı, ülkenin adalet notunu durmadan aşağıya çekiyor. Ülkemizin saygınlığını, anayasamızda yazan tarafsızlığı içten yaralıyor. İyilik yaptıklarını sananlar, aslında ülkeye zarar veriyorlar.

VATANDAŞA SORUYORUM

Vatandaşlara soruyorum? En çok iktidarın hangi söylemine kızıyorsunuz. Verdikleri cevap tek. Biz halkımızı enflasyona ezdirmeyiz. Emeklimizi zor durumda bırakmayız. Söylem güzel ama icraat yok. Herhalde vatandaşın artan fiyatlar karşısında, aldıkları ücretle açlığa mahkum olduğunu göremiyorlar.

En fazla zorda olan emekliler. Seslerini çıkaramıyorlar. Ömürlerinin son dönemini, pazarlarda ucuz sebze ve meyve almaya harcıyorlar. Ucuz buluyorlar mı? Nerede!

Emeklilerin bu feryadını duyan yetkililer, emeklilere bir defaya mahsus olarak 5 bin TL vereceklerini duyurdular. Emekliler için can suyu olacak olan bu paraya da sınırlama getirdiler. Çalışan emekliye yok. Emekli çalışıyorsa ihtiyaçtan çalışıyordum. Yoksa dinlenmesi gerek yaşta çalışır mı? Dul ve yetimler ise, herhalde durumları çok iyi diye bu imkandan yararlandırılmadı. Bu duyarsızlık ve haksızlık karşısında muhalefet ne yapacak? Mutlaka yüksek mahkemeye başvuracaktır. Şimdiden söyleyeyim sonuç değişmeyecektir.

ÖĞRENCİNİN AÇLIKLA SAVAŞI

Defalarca dile getirdik. Ne duyan nede çözmek için bir hamle yapan yok. Her şey oluruna bırakılmış durumda. Öğrencilerin yiyecek yemeği, yatacak yeri yok. Beslenme eğitimin başarısı için vazgeçilmezdir. Bu bilmeyen yoktur. Gençlere yatırımlar ülkenin geleceği için ülkenin kalkınması için olmasa olmazlardandır. Ama sonuç yok. Yüzlerce genç yokluk yüzünden eğitimi bırakıyor. Bu acı gerçek eğitimde olmayan fırsat eşitsizliğini daha derine taşıyor.

İktidar seçim söylemlerinde ilk ve orta dereceli okullara bir öğün ücretsiz yemek verilmesi vadini, yeni düzenleme ile 2026 yılına taşıdı. Bu karar öğrencilerin gıda sorunu taşımalarına neden oldu. Bir başka zorlukta üniversitelerde yaşanıyor. Üniversitelerin yemek ücretlerini 13 kat artırmaları öğrenci boykotlarına neden oldu. Büyük kentlerde okuyan öğrenciler, ev kiralarının artması karşısında çileli bir eğitimin ortasında kaldılar. Sosyal yaşamlarında kitap okumaları gereken bu gençler, yaşam savaşı veriyor. Yeni öğretim yılının açılışında üniversitelerin ve öğrenci sayılarından övünerek bahseden yetkililer, nominal değerlere odaklanarak, analitik fayda sağlamaya çalışıyorlar. Bütün bu sayıların hiçbir değeri yoktur. Sonuç olarak öğrencilerin yiyecek yemeği, yatacak yeri yok.

Yazarın Diğer Yazıları