Merhum annem Nahide Uğuroğlu''nun babası Seksenler Mahallesinden Kahramanmaraşlı dedem merhum Zitci Zade Ali Rıza Sun (1874-1954) tarafından 3. kuşak kuzenlerim; Durdu ve eşi Hatın Kalaycı ile Durdu ve eşi Şerife Şatıroğlu, enişte, dayı, teyze çocuklarından damat, gelin ve çocukları olmak üzere toplam 26 akrabam Kahramanmaraş depreminde hayatlarını kaybettiler.

Uncu Zadelerle de akraba bağımız olan Ali Rıza dedem Osmanlı ordusu ile 1. Dünya Savaşı''na, Gazi Mustafa Kemal Atatürk''ümüzün ordusu ile İstiklal Savaşımıza katılan İstiklal Madalyası sahibi emekli binbaşıydı.

Kurtulan yeğenlerim ilk 3-4 gün enkaz altlarından sesler geldiğini söyleyerek kurtarma ekiplerini yardıma çağırmak için çırpındılar.

Ne gelen yardım ekibi oldu ne de iş makineleri getirtebildiler…

-26 akrabam toprağa verildi.

Düne kadar yardım ve kurtarma ekibi sağlayabilmek için elimden gelen her şeyi yaptım ama maalesef başaramadım.

Çok üzgünüm çok…

Allah rahmet eylesin, mekanları Cennet ruhları şad olsun…

Allah geride kalan akrabalarıma sabır ve sağlıklı ömür nasip etsin.

Değerli okurlarım,

Çaylak gazeteci olduğum 1973''ten bugüne kadar seçim gezilerinde de takip ettiğim değerli siyasetçi, CHP''nin önceki efsane genel başkanı, ana muhalefet lideri ve eski Türkiye Büyük Millet Meclisi başkanı kıymetli dostum, canım Bakanım Deniz Baykal Hakk''ın rahmetine kavuştu

Mekânı Cennet, ruhu şad olsun. Allah rahmet eylesin, evlatları Aslı ve Ataç Baykal ile tüm ailesine sabır diliyorum

Son söyleşisini Yeniçağ TV için benimle yapan Baykal''ın şu sözleri benim için onur madalyasıdır:

-"Çok memnun oldum Orhan Bey. Uzun süredir sizinle karşılaşmamıştık.

Sizin yazılarınızı okuyor ve televizyon programlarınızı izliyorum.

Türkiye''nin ilk özel televizyonculuğunun başladığı yıllarda siz bu işte öncülük yaptınız.

Siyasi televizyonculuğa çok büyük katkılarınız oldu.

Özgür televizyon gazeteciliği nasıl yapılır öğrettiniz.

Rahmetli Turgut Özal''ı çok yakından izlediniz ve onun yükselişi ile Türk siyasetinde yaşananları özgür ve şeffaf şekilde kamuoyuna aktardınız."

Değerli okurlarım,

Biz gazeteciler siyasetçilerle yaptığımız söyleşileri yayınlarız ama bir de "yazılmasın" kaydı ile yaptığımız söyleşiler vardır.

Merhum Baykal ile yaptığım söyleşiden sonra kahve sohbetinde söz döndü dolaştı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu''nun siyasi başarı ya da başarısızlığına geldi.

Baykal dedi ki;

-"Kemal Bey Maliye Bakanlığı''nda yetişen çok önemli bilgi birikimi olan devlet adamıdır. Siyaset ise çok farklı bir kulvardır. Bürokrasiden gelip siyaset dünyasına adapte olmak devlet ciddiyeti ve terbiyesi olan Kemal Bey için elbette kolay olmadı.

Ancak siyasetçi yenile yenile ustalaşır ve yenmeyi mutlaka başarır.

Göreceksin bak, Kemal Bey CHP''yi iktidara da taşıyacaktır."

''Deniz Bey, bu söylediklerinizde yazılmayacak bir şey yok ki. Madem değer veriyorsunuz bunu Kemal Bey''in öğrenmesi ve benim de kamuoyuna iletmemde ne mahsur var ki'' dedim.

Baykal, "Orhan Bey sen siyaset dünyasının içinde yaşananları bilemezsin. Bak rahatsızlığım var. Bu nedenle partimin içinden bile eleştiriliyorum. Siyaseten bir beklentim olduğu zannedilir ve yanlış anlaşılır. Partime de Kemal Bey''e de asla zarar vermek istemem" diye yanıt verdi.

Saygı duydum ve o günlerde yazmadım.

Değerli okurlarım,

Deniz Baykal devletini milletini seven ciddi, dürüst, namuslu bir devlet adamıydı.

Siyasi kararlarında elbette hataları oldu.

Recep Tayyip Erdoğan''ın siyasi yasağının kaldırılması çok eleştiriliyor ama ben Baykal''ın ve CHP''nin demokrasi sevdasına bağlıyorum.

Allah günahlarını affetsin, ben hakkımı helal ediyorum umarım o da bana hakkını helal eder.

Değerli okurlarım,

Depremde yaklaşık 21 bin vatandaşımızın, Kahramanmaraşlı hemşerilerimin, akrabalarımın ve Deniz Baykal''ın vefatı dolayısıyla çok üzgünüm çok…