Devlet bütçesi sıfırlandı mı?

Her şeyin başı elbette sağlıktır. Devletin vatandaşlarına vermesi gereken hizmetlerin başında da sağlık olması gerekir. Covid 19 salgını bugün sağlığımızın önemini hepimize açıkça ispatlıyor.

Tıbbi Malzeme Üreticileri ve Sanayicileri Derneğinden Sağlık Bakanlığına, 18 yıllık AKP iktidarına ve 2 yıllık cumhurbaşkanlığı kabinesine, "Alacaklar tahsil edilinceye kadar Kamu ve Üniversite hastanelerine ortopedi ve omurga cerrahisi alan grubunda tıbbi cihaz temin etmesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır" diye son uyarı yapıldı.

Şehir hastaneleri kuran yandaş iş insanlarına, "Hasta ve Kar Garantisi" veren AKP hükümeti, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca''nın bu sisteme itiraz etmesine rağmen geri adım atmıyor.

Yollara, köprülere, havaalanlarına, hastanelere kar garantisi ile milyarca lira ödeyen AKP iktidarı, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile Türkiye''nin sorunlarına hızlı çözüm üretileceğini vaat etmişti.

Değerli okurlarım,

Tek adam rejiminin çöktüğünün, devlet bütçesinin sıfırlandığının çok net görüntüsü şu açıklama ile ortaya çıktı:

- "Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerce 17 aydır, üniversite hastanelerince 36 aydır Tıbbi Malzeme Üreticilerine ödeme yapılmadı…"

Tıbbi Malzeme Üreticileri ve Sanayicileri Derneğinden gönderilen açıklamayı aynen yayınlıyorum:

"Sayın Uğuroğlu,

Ülkemizin ortopedi ve omurga cerrahisi alanında fiilen tıbbi cihaz üretimi yapan firma temsilcileri 04.10.2020 tarihinde bir toplantı gerçekleştirmiş ve sektörün sorunlarını ele almıştır.

Yapılan toplantı neticesinde aşağıda yazılı hususlar tespit ve teyit edilmiştir.

1. Son zamanlarda bazı Kamu görevlilerinin tıbbi cihaz firmalarının alacaklarından %25 oranında feragat etmeleri halinde ödeme yapılabileceği aksi halde ödeme yapılmayacağı beyanı kapsamlı olarak değerlendirilmiştir.

Değerlendirme sonucunda;

A. Ortopedi ve omurga cerrahisi üreticilerinin 1 Nisan 2010 tarihinden bu tarafa aynı fiyatlarla Kamu kurumlarına tıbbi cihaz temin ettiği bu fiyatların üzerinde bir temin yapmadığı, buna rağmen bu fiyatlarda herhangi bir artış yapılmadığı ve devletimize büyük miktarda kazanım sağladığı,

B. 1 Nisan 2010 tarihinde dolar kurunun 1,50 TL seviyesinde olduğu halen 7,75 TL olan dolar kuru dolayısıyla üretim maliyetlerinde meydana gelen artışın dikkate alınmadığı,

C. Hammadde fiyat artışları, personel maliyetleri, teknik hizmet maliyetleri, lojistik maliyetleri, sigorta primleri, enerji maliyetleri, belgelendirme ücretleri vs. unsurlarda meydana gelen artışların tıbbi cihaz sektörünün üretim maliyetlerini önemli ölçüde arttırdığı

D. Tıbbi cihaz sektörünün toplam alacağı içinde, alacakları düşük bir yekûn teşkil eden üreticilerimize, Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerce 17 aydır, üniversite hastanelerince 36 aydır ödeme yapılmadığı

E. Üretici firmalarının 10 yıldır maliyetlere katlanmak amacıyla bankalara ve diğer finans kuruluşlarına büyük ölçüde borçlandığı ve bu sebeple ciddi miktarda faiz ödemesi yaptığı,

F. Üretici firmaların yaklaşık 17.000 civarında olan personel maliyetlerini karşılamakta güçlük çekmesine rağmen Pandemi sebebiyle işten çıkarma yapamadığı ve maliyetlere katlanmak zorunda kaldığı

Hususları tespit edilerek firmaları kesin olarak iflasa sürükleyecek, sektörü yabancı sermayeye teslim edecek feragat talebinin karşılanmasının hiçbir şekilde ve şartta mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.

2. Feragat talebinin yazılı olarak ve hukuki bir metin ile talep edilmesi halinde yerli üreticilerinin haklarının savunulması amacıyla her türlü meşru ve yasal yola başvurulmasının uygun olacağı,

3. Yukarıda sayılan gerekçeler kapsamında, alacaklarını uzun süredir tahsil edemeyen üreticilerin finansal yapıları kapsamlı olarak incelenmiş, inceleme sonucunda firmaların 08.10.2020 tarihinden itibaren, içinde bulundukları finansal zorluklar nedeniyle üretime önemli ölçüde ara verecek olması nedeniyle;

Alacaklar tahsil edilinceye kadar Kamu ve Üniversite hastanelerine ortopedi ve omurga cerrahisi alan grubunda tıbbi cihaz temin etmesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır.

Tıbbi Malzeme Üreticileri ve Sanayicileri Derneği"

Devletin alacaklısına aylarca para ödemesinden sonra bir de alacağından "Yüzde 25 feragat" istemesi trajikomiktir.

Değerli okurlarım,

İYİ Parti lideri Meral Akşener, Meclis grup toplantısında Erdoğan''a, ekonomiden sorumlu cumhurbaşkanı yardımcısı atamasını önerdi.

Sayın Akşener, iyileşemeyecek durumda olan hastayı doktorlar evine gönderirken yakınlarının sorularına, "Ne yerse yesin" yanıtı verirler.

Erdoğan ne yaparsa yapsın, Tek Adam Rejimi 2 yılda çöktü.

İsterse 10 tane ekonomiden sorumlu cumhurbaşkanı yardımcısı atasın fark etmez.

Çare; güçlendirilmiş parlamenter rejimdir.

Çözüm; seçimdir.

 

Yazarın Diğer Yazıları