SEDAT KAYA / Yeniçağ

"Babamı bazen akşamları ağlarken görüyordum. Çünkü faturaları ödeyemiyordu. Bir gün akşam yemeğini sadece ben ve kardeşim yemiştik. Babam ve annem yememişti. Çünkü yiyecek bir şeyimiz yoktu" diye anlatıyor Arjantin Milli Takım kalecisi Martinez. 
Arjantin bugün Martinez''in çocukluk günlerinden çok daha kötü durumda.
Yolsuzluklar, yanlış politikalar, küresel krizler Arjantin halkına çok ağır bedeller ödetiyor.
Enflasyon yıllardır çift haneli ve düzelme ihtimali yok.
Ülkenin yüzde 50''si yoksullukla boğuşuyor.
5 milyon insan açlıktan aş evlerine sığınıyor.
Zamlar yağmur gibi yağıyor.
Milyonlar işsiz.
Enflasyon ve devalüasyonun bitmeyen tangosu halkı bıktırmış durumda.
Ancak bugünlerde Arjantin''den gelen görüntüler çok dikkat çekici.
Daha bir ay önce isyan eden, öfke kusan milyonlar şimdi bayram ediyor.
Gergin yüzler yerini gülen yüzlere bıraktı.
Herkes ekonomik krizi unutmuş durumda.
Sokaklarda, meydanlardaki sevinç gösterileri çılgın bir festival havasını anımsatıyor.
Bunun nedeni elbette futbol.
Arjantin Milli Takımı''nın Dünya Kupası''nda başarı sonuçlar alması ve finale yükselmesi Arjantin halkına kısa sürelik de olsa ekonomik krizi unutturdu.
Arjantin hükümeti bu durumdan çok memnun.
Çalışma Bakanı Kelly Olmos''un şu sözleri herşeyi anlatıyor.
"Milli takımın başarısı, moral açısından, tüm Arjantinliler için ne anlama geldiği göz önüne alındığında, Arjantin''in şampiyon olmasını yürekten istiyoruz. Arjantin halkı gerçekten  sevinmeyi hak ediyor." 

Türkiye de Arjantin gibi ağır bir ekonomik kriz içinde.
Acaba ülkeyi yönetenler, federasyon yetkilileri Dünya Kupası''na katılmayı başaramayan Milli Takım teknik direktörü Stefan Kuntz''u kovmadıklarına pişman mıdır?