Süper Lig ve sezona büyük hedeflerle başlayan Fenerbahçe, neden istediklerini hayata geçirip şampiyonluğa ulaşamadı?
Her şeyin ötesinde geçmiş göreve geldiğinden bu yana yoğun bir enerji taşıyan Ali Koç ve yönetimi, geçmişin defterlerini zihinlerinde ve kalplerinde tam olarak kapatamamışlardı. Kaptanın köşküne aşağıdan gelen kolektif dalgalar, takımın başarısızlığından ötürü yaşanan hayal kırıklıkları; önceden planlanmamış düzeyde yüksekti. Etkileri de tabii ki…
İSMAİL KARTAL KARARI…
Bu durumda apar topar kararlar alındı seneler boyu, sezon başı da İsmail Kartal yine Fenerbahçe için öyle bir karardı. Deneyimli teknik adam çok iyi bir yerde bıraktığı takımı pek de iyi sayılamayacak bir noktadan alıp şampiyonluk yarışı oynayabilmeye ortak edecek kapaasiteye sahipti.
Ancak yıldızlar karması gibi bir takımda bunu başarmaya, kendi içinde verdiği ego sınavları izin verecek miydi?
ŞAMPİYONLUK NEREDE KAPTIRILDI?
Sezon boyu her şey iyi giderken Trabzon’da kasıtlı bir komplo yaşayan Fenerbahçe’nin yoluna yine müdahale edildi. Ancak oradan güçlü çıkan Kanarya, Trabzon’da aldığı ‘zehrin’ etkisini yine telafi edemedi. Oradaki alanı kapatmayıp, Galatasaray’ın yaptığı gibi hedeflerinden beslenmeye değil, geçmişten beslenerek oradaki negatif enerjiyi de kendisiyle taşımaya devam etti. Şanlıurfa’daki kupa finaline U-19’la çıkma kararı Türkiye için büyük, Fenerbahçe için ise zorlu bir adımdı. Zaten oradan sonra da ligden çekilme konusunun gelgitleri sayesinde Fenerbahçe şampiyonluğu zaten kaptırdı.
FRED’İN OYUNDAN ALINDIĞI ANIN GÖTÜRÜLERİ…
Sarı lacivertlilerin futbolcu grubu ise her şey için canla başla mücadele etti ve bazen teknik direktörüne rağmen çok maç kazandı ya da kritik adımlar attı.
Belki İsmail Kartal ve ekibinin pozitif etkisinin 2 katı bir etkiyle her daim kendilerini ileri atmayı bildiler. Ancak onlar için de temel kırılma anı Fenerbahçe’nin Olympiakos karşısında oynadığı mücadelede Fred’in uzatmalar öncesinde oyundan alınmasıydı.
GALATASARAY DERBİSİ VE ORADAKİ HİK YE…
O dakikadan sonra hem taraftar hem de futbolcu grubunun İsmail Kartal ve ekibine hiçbir güveni kalmadı. Zaten alınan skorlardan ve geri kalan her şeyden de bunu rahatlıkla görebilirsiniz… Galatasaray galibiyeti ise Fenerbahçeli futbolcuların sezon boyu yaşadıkları negatif birikimi pozitife dönüştürerek kendi ‘şerefleri ve karakterleri’ için oynadığı bir mücadeleydi. O karşılaşmaya bakarak bir teknik direktörün oyuncu grubu üzerindeki etkilerini ve takımın başına getirilecek hocanın önemini daha iyi anlayabilirsiniz.
UZUN YILLAR DOMİNE EDECEKLER…
Sözün özü; yaşadığı problemlerde, “Ben” diyen İsmail Kartal Hoca’nın burada yıldızlarla birlikte bir ‘ego sınavını’ geçemediğini gördük. Fakat bence Fenerbahçe, doğru tercihler yapıldığı takdirde senelerdir biriktirdiği kolektif enerji akışıyla; gelecek dönemde uzun yıllar Türk futbolunu domine edebilir.
