Kaos planına kimin ihtiyacı var?

Kaos planına kimin ihtiyacı var?

Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimini de kastederek "Son günlerde milletimizin en büyük gücü olan kardeşliğine yönelik provokasyonların ibadethanelerimizi ve imam hatip okullarımızı hedef alacak şekilde çok ciddi boyutlara ulaştığını görüyoruz. Sandıktan çıkamayacak olanlar umutlarını bayat senaryolarına bağlamış durumda. Tek parti faşizmiyle yanıp tutuşanlar gelecekte de hedeflerine ulaşamayacak." dedi. 

İyi de şu anda Türkiye "tek parti" değilse bile "tek adam" dönemini yaşamıyor mu?

***

Sedat Peker, bir yıl önce, "İzmir HDP il başkanlığına yapılan provokasyon amaçlı saldırının çok daha büyüklerini ne yazık ki önümüzdeki zamanlarda yaşayacağız. Çok büyük bir oyun kurgulanıyor. Sokağa çıkarsanız, ortalığı yangın yerine çevirecekler. Sadece cahil olanlar, gafil olanlar ve aptal olanlar düşmanlarının kurduğu oyunun bir parçası olur." diye mesaj yayınlamıştı.

Son olarak Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu T24 YouTube kanalında Murat Sabuncu''nun sorularını cevaplandırırken, "AKP hükümetinin ciddi yanlışlıkları var. Ama doğrudan doğruya mesul olanları tenkit edeceğinize İslam''a saldırmaya kalkarsanız bundan büyük gaflet olmaz, AKP''nin lehine de daha mükemmel bir hava oluşmaz. En çok şahit olduğum şey bu husus. Benzer olaylar ileride artacak diye endişe ediyorum. Yani belli kesimlerin cami cemaatine yönelik birtakım saldırıları olabilir. Geçmişte yapılanlar olabilir. Bir yerde bir hata yapılıyor, hatayı yapana değil İslam''a saldırılıyor. Bu sefer de camiye giden insan bu saldırıyı kendisine yapılmış olarak görüyor ve onun karşısına çıkıyor. İlerde bu konularda bir provokasyon olmasından korkuyorum" dedi.

***

Zafer Şahin ise Milliyet gazetesinde yayınlanan "Seçime kadar kaos planı" başlıklı yazısında yakın tarihte Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Türkiye''de yaşanan olayları hatırlatarak özetle şu değerlendirmeyi yaptı:

"Sandıkta değiştirmek istedikleri sadece iktidar sanıyorsanız, fena halde yanılıyorsunuz. Türkiye''nin raydan çıktığını düşündükleri rotasını da yeniden çizmenin peşindeler. Daha önce defalarca izlediğimiz bayat bir filmi aktörlerini değiştirerek yeniden vizyona sokmaya çalışmaları bundan. Yine kaostan medet umuyorlar."

Peki ama Türkiye, rayından çıkarılmış değil midir? 13 milyon sığınmacı ile Türkiye''ye bir kaos yaşatılmıyor mu zaten?

***

Doğrusu, Erdoğan''ın "Sandıktan çıkamayacak olanlar umutlarını bayat senaryolarına bağlamış durumdalar." sözünü ilk okuduğumda, bu ifadeyi muhalefetin söylemesi gerektiğini düşündüm!

Öyle ya, şu anda sandıktan çıkamayacağı söz konusu olan iktidar partilerdir? Öyleyse kaos planı kimin işine yarar? Veya soru "Kaos planına kimin ihtiyacı var?" diye de sorulabilir...

Dört ay önce söylenmiş kötü bir söz üzerinden tutuklamaya varacak kadar bir bardak suda fırtına koparıp kutuplaşma meydana getirmek, böylece muhafazakâr seçmeni bağlamak isteyenler kimdir?

"Namaz kılmayanlar öldürülebilir" diyenler "Çocuğun kolu, göğsü, her tarafı açık, atlet gibi elbiseler, mini etek bacak açık ondan sonra pedofili suçtur. Pedofili akımı sen körüklüyorsun" diye çocukları bile tahrik unsuru olarak görenler neye hizmet ediyor? Veya 15 ilde sözde dini amaçlarla festival veya konser iptal ettirenlerin hedefi nedir?

Yine 30 Ağustos''a denk gelecek şekilde "Cihan harbi bitti, müstevliler alacaklarının birkaç kat mislini aldı ve öyle gittiler, çekildiler. Kurşun sıkmadık ki..." diyen kişi, AKP kadrolarını MTTB''de yetiştirmekle övünen İsmail Kahraman değil midir?

Muhalefetin çıkarı, dürüst ve huzurlu bir seçim yapılmasındadır. Bu bakımdan gerçekten de sandıktan kim çıkamayacaksa, umutlarını bayat senaryolara bağlamış olabilir...

Yazarın Diğer Yazıları