Kıyılar yağmalanıyor AKP iktidarı seyrediyor

Kıyılar yağmalanıyor AKP iktidarı seyrediyor

Akdeniz ve Ege sahilleri de Sessiz Şehir Seferihisar''ın mavi bayraklı koyları da işgal altında.

Seferihisar''da kumsallara toprakla dolgu yapılıyor, sahillere tel örgü ile giriş yasağı getiriliyor, mavi bayraklı canım koylara bir gecede iskele yapılıyor. Milletin denize girmesi engelleniyor…

Vatandaşların da milletvekillerinin de şikayetleri dikkate alınmıyor…

Seferihisar''da belediye hizmetlerine gelince;

-Yollar GDZ elektriğin beceriksizliği nedeniyle perişan halde,

-İnşaat atıkları kenti çöplüğe çevirmiş durumda,

-Yollarda pazar yerinin park yerleri de asfaltla tanışmamış taş, toz, toprak durumunda,

-Belediye yetersiz kalıyor,

-İzmir Büyükşehir Belediyesi neredeyse hiç destek veremiyor,

-İZSU yaptığı işleri aylarca yarım bırakıyor,

-Kent içinde dilencilerin çokluğu dikkat çekiyor…

İşte fotoğraflar;

Kıyı yağmaları denilince bana gelen önemli bir konuyu da duyurayım.

İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı daha önce yazdığım MUÇEV Şirketi hakkında bir soru önergesi vererek kanunsuz ve haksız kira talebini Meclis''e taşıdı:

Hasan Subaşı diyor ki;

-"Muğla Valiliği, Muğla''ya Hizmet Vakfı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Türkiye Çevre Koruma Vakfı (TÜÇEV) ortak kuruluşu olan MUÇEV Tur. Tic. Ltd. Şirketidir. MUÇEV bir vakıf değil Limited Şirket''tir.

-Bugüne kadar uygulamalardan anlaşılacağı üzere bu şirket Ege ve Akdeniz kıyılarını ihalesiz, pazarlıksız, denetimsiz biçimde talan etmektedir.

-Ankara 9. İdare Mahkemesi 11.11.2021 tarih ve 2021/1681 Esas ve 2021/2026 Karar sayılı kararı ile devir işlemi iptal edilmiştir.

-MUÇEV, bu bölgede yer alan Site ve Otellere ''20.10.2020-19.10.2021 (365 gün) için kullanım bedelini, tebliğinden itibaren 15 gün içinde ödemeniz gerekmektedir. Aksi halde tüm hukuki yollara başvurulacaktır'' şeklinde ihtar yazısı göndermiştir.

-Oysa MUÇEV, hiçbir şekilde site ve otellere sözleşme için başvurmamış, sözleşme yapılmadığı halde afaki rakamları alan kullanım bedeli olarak talep etmektedir. Ayrıca MUÇEV bir limited şirket olmasına rağmen, çıkarılan bu hukuksuz alan kullanım bedelinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun uyarınca tahsil edileceğini ihtar etmiştir. Bu uydurmaca bir talan düzenidir"

Değerli okurlarım,

Akdeniz ve Ege sahillerinin yağmalanma iddiasını Meclis''e taşıyan İYİ Parti Milletvekili Subaşı şunları söyledi:

-"Anayasa''nın 43. Maddesi uyarınca, sahillerin herkesin eşit ve serbest kullanımına açık olan ve kamu yararına kullanılması zorunlu alanlardır."

Hasan Subaşı, konu ile ilgili olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum tarafından cevaplandırılmak üzere şu soruları yöneltti:

1-Antalya İli, Manavgat İlçesi Çolaklı Mahallesi Belek Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içinde yer alan MUÇEV''e ne kadar bedel karşılığında kiralanmıştır?

2-Bu alanla ilgili Ankara 9. İdare Mahkemesi''nin kararı ve hükmü sabit iken, hangi gerekçe ve yetki ile MUÇEV haksız olarak kiraladığı alanda bulunan vatandaşlarımızdan alan kullanım bedeli talep edebilmektedir?

3-Bugüne kadar hangi kıyı ve sahiller, iskele ve denizsel alanlar MUÇEV''e kiralanmıştır?

4-Vatandaşların anayasal hakkı olarak kıyılardan ve denizlerden özgürce faydalanması hakkına zarar veren bu kiralamaların ve talep edilen alan kullanım bedellerinin iptal edilmesi konusunda Bakanlığınızın bir çalışması var mıdır?

5-Bahse alan kullanım bedeli tahsil edilmesine ilişkin MUÇEV tarafından gönderilen ihtarlardan Bakanlığınız haberdar mıdır? Vatandaşlarımız böyle bir alan kullanım bedeli ödemeleri gerekiyorsa, neden şimdiye kadar Bakanlığınız talepte bulunmamış ve MUÇEV tarafından tahsil edilmek istenmektedir?

6-En güzide sahillerimiz ve sit alanlarımıza tasallutu olan bu şirketin arkasında birtakım güçleri göstererek kamu kurumlarının yıpranmasına neden olan eylemlerine bakanlığınız ne zaman dur diyecektir.

7-Yargının iptal ettiği sözleşmeye rağmen şirketin tahsilata yeltenmesi Bakanlığınızca hukuksuz işlem sayılmıyor mu?

Değerli okurlarım,

Ülkemizde uygulanıp uygulanmadığı belli olmayan Anayasanın 43. Maddesi şöyledir;

A. Kıyılardan Yararlanma

Kıyılar, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.

Kıyılarla sahil şeritlerinin, kullanılış amaçlarına göre derinliği ve kişilerin bu yerlerden yararlanma imkan ve şartları kanunla düzenlenir.

Ülkemizde uygulanıp uygulanmadığı belli olmayan "3621 sayılı Kıyı Kanununun" ilgili maddesi de şöyle;

-"Madde 6 - Kıyı, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz.

Kıyılarda, kıyıyı değiştirecek boyutta kazı yapılamaz; kum, çakıl vesaire alınamaz veya çekilemez.

Kıyılara moloz, toprak, cüruf, çöp gibi kirletici etkisi olan atık ve artıklar dökülemez.

AKP iktidarı anayasayı da yasaları da umursamıyor ki sonuç elbette sahillerin yağmalanmasına dönüşüyor...

Yazarın Diğer Yazıları