FATİH SABOVİÇ / Yeniçağ

Peki teknik direktör Jorge Jesus''un şu ana dek yaptırdığı takviyeler bize ne anlatabilir? Gelin, hep birlikte inceleyelim...

Fenerbahçe, uzun zamandır takipçisi olduğum bir kulüp... Bu takımın geçmişte Brezilyalı oyuncuların ağırlıklı olarak forma giydiği dönemlerde neler yapabildiğini bilmeniz içinse Fenerbahçe''yi uzun zamandır takip etmenize gerek yok... Çünkü bana göre Fenerbahçe''nin ''Son Altın Çağı'' olan o dönemden bu yana köprünün altından çok fazla su akıp gitti. Bu sularla beraber hayaller, şampiyonluk düşleri ve milyon Euro''lar da akıp yok oldu.

İSMAİL KARTAL DÖNEMİNDEN BİR DETAY
"Jorge Jesus''un gelişiyle birlikte ne değişti" diye sorup süreci kısaca baştan bugünlere doğru getirmeden önce, İsmail Kartal dönemindeki Fenerbahçe''nin rakibini önde karşılama ve baskı özelliğine değinmekte fayda var.
Çok zor durumda teslim aldığı Fenerbahçe''yi 2. sıraya taşıyıp Şampiyonlar Ligi umutlarını canlı tutan Kartal, Jorge Jesus''un gelişine de en güzel zemini hazırlamıştı. Takım içi disiplini sağlayan İsmail Hoca; rakibi yıpratacak ön alanda baskıları aktifleştirip, Fenerbahçe''nin oyunu rakip yarı alana yığmasını öncelik olarak görmüştü.

JORGE JESUS İLE HER ŞEY DAHA DA PEKİŞİYOR
Başarının -en azından kalıcı başarının- daima doğru yönetilen süreçler sonucunda geldiğini ve zaman istediğini bildiğim için ben bu sezon Fenerbahçe''nin özellikle lig yarışında çok ciddi problemlerle karşılaşmadığı müddetçe hep tepelerde olacağını görebiliyorum.
Vitor Pereira, Emre Belözoğlu ve İsmail Kartal gibi isimlerin görev aldığı Fenerbahçe''de alttan alta bir kültür oluştu. Üstelik şampiyonluk gelmese dahi gelen isimler hep üzerine birkaç adım daha koyarak ayrıldı. Jesus''un kendi oyununu oynayış şekli de İsmail Kartal''ın gitmeden önce başardıklarını pekiştirmek açısından Fenerbahçe ile uyuşuyor.

OLMAZSA OLMAZ ARAYIŞ: İLETİŞİM
Takımın iskeletini şu ana dek olgun karakterli futbolculardan ve deneyimli isimlerden oluşturan Jorge Jesus, 6 numaraya Flamengo''da efsane olan, kaptanlık da yapan, lider özelliklerinin tamamını sergileyen 29 yaşındaki Willian Arao''yu aldırdı.
Arao''nun bir adım önünde ise 23 yaşında olmasına rağmen yine olgun bir karaktere sahip olan Lincoln Henrique entegre edildi. Belki sürekli ilk 11 oyuncusu olmayacak ama 27 yaşındaki Bruma da Portekizce biliyor olmasının yanı sıra hızlı şekilde rakip yarı alanda çizgiye inip şapkadan tavşan çıkarabildiği için kadroya dahil edildi.

İKİNCİ GEREKLİLİK: DENEYİM
Son olarak Portekizce konuşabilen merkez isimlere Joao Pedro katılıyor. İtalya Ligi gibi üst düzey bir ligden, 30 yaşında Türkiye''ye geçiş yapacak olan Pedro, forvet arkası ve forvet olarak görev alabiliyor. Fenerbahçe omurgasında Portekizce bilen bir başka isim olarak dikkat çekiyor o da...
Üstelik 30 yaşındaki Norveçli Joshua King''de (forvet ve forvet arkası) de gözümüze çarptığı gibi Jorge Jesus, ilk 11''de düşündüğü isimlerde deneyime önem veriyor. Saha içindeki oyun anlayışı açısından bakacak olursak da Jorge Jesus; direkt pivot santrafordan ziyade birkaç hücum ve gol silahıyla yürümeyi daha verimli buluyor. Bu sebeple hücuma takviye edilen King de Pedro da forvet ve forvet arkası oynayabilmeleri açısından çok yönlü isimler...

HIZ ONUN İÇİN HER ŞEYİN ÖNÜNDE...
Şimdi Karagümrük''ten transfer edilen 24 yaşındaki Emre Mor transferini de bu isimlerin arasına ekleyecek olursak teknik direktör Jesus''un Fenerbahçesi''nin hıza da ne kadar önem verdiği aklımızda çok daha net bir hâl alabilir. Şimdilik 19 yaşındaki Tiago Çukur''un potansiyel bir rolü olacağına inanmadığım için onu gelecekte izleme şansımız olduğu takdirde değerlendirmek üzere bir kenara bırakıyor ve Portekizli hocanın aklındaki takımın ana özelliklerine değinmeye geçiyorum.

FENERBAHÇE''NİN TEMEL TAŞLARI...
Tüm bu bağlamları bir araya getirdiğimiz Fenerbahçe Teknik Direktörü Jorge Jesus;
+ Omurgasında futbol dili hariç ortak bir iletişim dili -Portekizce- olan bir takım kurmayı hedefledi.
+ Liderlik özelliği ve deneyimleri ön plana çıkan futbolcuları tercih ederek oyundan kopmayan bir takım arzuladığını gösterdi.
+ Hızlı ve teknik futbolcuları tercih ederek, "Atak, atak, atak!" olan Jorge Jesus felsefesini perçinleyip, bu felsefeyi rakip ceza sahasına çabuk gitme ve rakipten kolay oyuncu eksiltme temellerine yerleştirdi.
+ Hazırlık maçlarında izlettirdiği oyunla da dikkat çeken Jesus''un Fenerbahçesi, oyunu önde kuran, rakibi kendi yarı alanına hapsederek boğan ve sonuca gidecek silahı her daim değişebilen bir yapıya bürünme yolunda ilerliyor. Buradaki tek uyarı noktası; sezon içindeki maçlarda arka alanda yaşanabilecek potansiyel boşluklar olur. Ancak Jesus ve ekibinin bu konuda da mutlaka çalıştığını unutmamakta fayda olacaktır...