Sözde imam Halil Konakçı’ya ilahiyatçılar sert tepki gösterdi. "Hz. Meryem ve Hz. Muhammed evlenecek" diyerek gaipten haber vermişti

Sözde imam Halil Konakçı’ya ilahiyatçılar sert tepki gösterdi. "Hz. Meryem ve Hz. Muhammed evlenecek" diyerek gaipten haber vermişti
Cumhuriyet ve laiklik karşıtı açıklamalarıyla tanınan, sözde imam Halil Konakçı geçen yıl yaptığı bir konuşmada Allah’ın Hz. Meryem ile Hz. Muhammedi nişanlayacağını iddia etmişti. Yeniden gündem olan konuşmaya ilahiyatçılar sert tepki gösterdi…

Sözde imam Halil Konakçı''nın geçen yıl yaptığı bir konuşmasıyla yeniden sosyal medyanın gündemine oturdu. Konakçı, Allah''ın cennette Hz. Muhammed ile Hz. Meryem''i nikahlandıracağını iddia etti.

Hz. Meryem’in Müslümanların annesi olduğunu ifade eden Konakçı, “Hz. Meryem annemizdir. Çünkü hem Hz. İsa’nın annesidir, hem de cennette Hz. Muhammed’in eşi olacaktır. Allah cennette Hz. Meryem ile Hz. Muhammed’i nikahlayacak” ifadelerini kullandı.

Sözde imam Halil Konakçı''nın açıklamalarına ilahiyatçılar da sert tepki gösterdi…

Independent Türkçe''ye konu hakkında değerlendirmede bulunan ilahiyatçılar, iddianın gerçeği yansıtmadığı görüşünde.

"İSLAM KAYNAKLARINDA BÖYLE BİR BİLGİ YOK"

İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Bilen, İslam kaynaklarında böyle bir bilginin olmadığını söyledi.

İddianın gerçeği yansıtmadığını kaydeden Bilen, "Bu daha önce FETÖ tarafından da söylenmişti" dedi.

İddianın sahih bir bilgi olmadığına değinen Bilen, "Belki zamanında biri bu tür bir yorum yapmış olabilir ama iddia edilen konu sahih bir bilgi değildir. İslam kaynaklarında böyle bilgi yok" diye konuştu.

"BU TAMAMEN KUR''AN-I KERİM''E AYKIRIDIR"

Süleymaniye Vakfı Başkanı ilahiyatçı Prof. Dr. Abdulaziz Bayındır da Bilen ile benzer görüşte.

Allah''ın cennette evli olmayanları evlendireceğini ama kimi kiminle evlendireceğinin belli olmadığını belirten Bayındır, "Seçimi evlenecek olanlar yapacak. Elbette Allah yapabilir ama kesin olarak yapacak diyemeyiz. Bu bizim bileceğimiz bir şey değildir" dedi.

İlahiyatçı Prof. Dr. Abdulaziz Bayındır, şunları kaydetti:

"Ayetlere baktığımızda Meryem validemiz istediği biriyle elbette evlenebilir ama kimi istediğini sadece kendisi bilebilir. Onun için burada herhangi birinin söylemesi mümkün değil. Bu tamamen Kur''an-ı Kerim''e aykırıdır."

"ÖNCE AKLA, VAHYE VE İNANDIRICILIĞA UYGUN OLMALI"

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. İsrafil Balcı, dinde yeri olmayan vatandaşların inanmaması gerektiğini söyledi.

İddianın dinde yeri olmadığı gibi erken dönem kayıtlarda da geçmediğini aktaran Prof. Dr. Balcı, "Bu çok çok sonradan üretilen birtakım iddialardan başka bir şey değildir. Bir kısım kaynaklarda yer aldığı için bazı insanlar da kaynaklarda vardır ve doğru zannediyor ama bu hezeyan doğru değil" değerlendirmesinde bulundu.

Geçmişte FETÖ''nün de benzer bir iddiada bulunduğunu ve Diyanet''in bunu sapkınlık olarak değerlendirdiğine vurgu yapan Balcı, "Ama şimdi aynı iddiayı bu sefer Diyanet''in çalışanı sunuyor ve bu topluma imamlık yapıyor, bu konuda herhangi bir açıklama yapılmıyor. Söz konusu iddia son derece anlamsız olduğu gibi çelişkili de. Bir kere bunun düzeltilmesi gerekiyor. Bir iddianın bir kaynakta var olması onun doğru olduğu anlamı çıkmaz. Bunun önce akla, vahye, inandırıcılığa ve tarihi gerçeklere uygun olup olmadığı irdelenir, sonra görüş beyan edilir" uyarısında bulundu.

"BUNUN DİNDE YERİ YOK, LÜTFEN HALKIMIZ İTİBAR ETMESİN"

Din konusunda uzman olmayanların benzer açıklamalarda bulunmaması gerektiğini, çünkü insanların bu tür açıklamalara itibar ettiğini dile getiren Balcı, "İtibar edilince de fecaat ortaya çıkıyor ve bu sefer de dine dışardan bakan insanlara sürekli malzeme veriliyor ve bu dine zarar vermekten başka bir şeye yaramıyor" dedi ve sözlerini şöyle tamamladı:

Ezcümle, erken döneme ait kaynaklardan bu tür iddiaların hiçbirisine rastlanmaz, böyle bir şey yok. Bu ne sahabenin ne tabiinin ne de daha sonraki alimlerin gündemine gelmiştir. Bu birileri tarafından üretilmiş bir şeydir. Nitekim ilgili zat bu iddiayı savunurken Süyüti''den (Celâleddîn Süyûtî, Arap din bilgini) alıntı yapıyor. Süyüti ise oldukça geç döneme ait bir kaynak. Dolayısıyla oldukça geç döneme ait bir kaynakta bir iddia var diye bunu getirip insanlara bilgi diye sunup, hele hele dini değerler üzerinden bu tür fecaatlere yol açmak dine zarar vermekten başka hiçbir anlama gelmiyor. Şiddetle kınıyorum. Bunların dinde yeri yoktur. Lütfen halkımız bunlara itibar etmesin."

İlgili Haberler