Beşli çeteye vergi indirimi, yandaş şirketlere vergi indirimi yapan AKP iktidarı 2024 yılında millete vergi bindirimi yapacak.

Ama bir indirim istisnası daha yandaş bir iş insanına yeni yıl hediyesi olarak yapıldı.

Recep Tayyip Erdoğan’ın gerekçesi ise çok uyduruk:

-Yasa dışı sanal bahisle mücadele...

Her zamanki gibi meclis yok, yasa yok ama tek adam kararı var.

Adı; Cumhurbaşkanı Kararı…

1 Ocak 2024’te yürürlüğe girmesi için Resmî Gazete'de yayımlandı.

Vergi oranları;

İddaa adlı spor müsabakalarına dayalı müşterek bahislerde yüzde 10'dan yüzde 5'e,

Millî Piyango ve oyunlarında yüzde 20'den yüzde 10'a indirildi.

Türkiye Jokey Kulübü’nün at yarışlarında yüzde 14'ten yüzde 7'ye,

İddaa ve Millî Piyango yandaş iş insanı Yıldırım Demirören’in…

Devlet milyonlarca lira kaybedecek, Demirören milyonlarca lira kazanacak.

Millet ise yüzde 18’den yüzde 20’ye çıkan KDV altında inim inim inleyecek.

Çiftçiye, nakliyeciye mazotta vergi indirimi gelmeyecek.

Milletin konutlarında kullandığı doğal gaz, elektrik, su ve hatta pis suya vergi indirimi olmayacak.

Kadim okurum Mehmet Ali Akgül’den gelen mesaj şöyle;

“Sevgili kardeşim, 3 gündür X hesabımdan paylaşıyorum. Özel şirketlere peşkeş çekilen şans oyunlarına yani şeytan pisliğine yüzde 50 vergi indirimi yapılıyor.

Çekilişlerin hakkaniyet ölçülerine göre yapıldığı da meçhul.

Şeytan pisliği, benim lafım değil; Maide suresi 90. ayet lafzı şöyle:

‘Ey iman edenler; Hamr (sarhoş eden her şey), Kumar (şans oyunları), Dikili taşlar (türbeler) üzerine kesilen kurban, şans okları (çekilişler) şeytan işi pisliklerdir.’

Yani dinen haram olan pisliklere Demirören grubuna 3 tane millî piyango bileti, 5 maç kuponu daha satsın diye vergi indirimi yapılıyor.

Muhalefet partilerinde ses yok. Benim sesim 200-250 paylaşımcıya ulaşıyor. Garip gurebanın sesi olur musunuz? Selam ve dua ile.”

Değerli dostum Akgül, Erdoğan, “Nas, Kur’an emri” dedi tuttu mu uydu mu?

Bugün şeytan pisliklerini yasaklamayı bırak bir kenara, vergi indirimi de yapıyor.

Saray tebaası, milletin cefası işte bu durumda.

Erdoğan’ı Allah’a havale etmekten başka bir şey elimden gelmiyor.

Ama milletin elinde bu yetki var.

Hem de 31 Mart 2024’te yapılacak yerel seçimde büyük Türk milleti Erdoğan’dan hesabını sormalı.

Hatta öyle bir sormalı ki Erdoğan, o koltukta bir gün dahi oturamamalı.

Yerel seçimde bu işin yükü elbette muhalefet partilerinde.

Öyle tanıtım kampanyaları ve gerçek video klipler yapsınlar ki 21 yılın skandallarını AKP’nin yüzüne tek tek vursunlar.

Türkiye’nin her yöresindeki seçmene; kapı kapı dolaşıp el broşürleri ile sokaklara ve caddelere afişler asarak, 21 yıllık iktidarın skandallarının hesabını sorsunlar.

Türk askerine kumpaslarını, 4+1 bakanın rüşvet ve yolsuzluklarını, Reza Zarrab’ın Erdoğan ailesinin vakıflarına bağışlarını, Erdoğan ve ailesinin mal varlıklarını, Amerika’daki Muhammed Ali’nin çiftliğini, New York’taki gökdeleni, aile vakıflarına yapılan bağışların kaynaklarını, Kozmik Oda rezaletini, enflasyon, döviz ve akaryakıt fiyatlarının nereden nereye ulaştığını, sosyal yardım alanların sayısındaki patlamanın hesaplarını, Oslo ve Dolmabahçe ile başlayan çözülme sürecini, HÜDA-PAR ile bölünme projelerini seçmenlere tek tek anlatsınlar.

Video klipleri ile medya ve sosyal medyada da bunları tek tek yayınlasınlar.

Öyle adaylar çıkarmalı ki CHP, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu gibi efsane isimler olsun

Özetle 31 Mart Yerel Seçimi AKP iktidarının sonunun başlangıcı olsun.

……..

Yeni yıla hazırlanmak için 8 Ocak’ta buluşmak üzere izinliyim. Hoşça kalın.