İliç’teki felaketin arkasından İsrailli Rothschild ailesi çıktı. Ardan Zentürk korkunç gerçeği açıkladı

Gazeteci Ardan Zentürk, İliç’te yaşanan çevre felaketi ile ilgili yayınladığı videoda İsrail’e Gazze saldırılarından dolayı tepki gösterilmesine rağmen ülkeyi ayakta tutan Siyonist Rothschild ailesinin İliç’teki maden ocağını nasıl aldığını anlattı. Zentürk, Türkiye’deki ‘bor’ ve diğer madenlerin de Batılıların radarında olduğunu söyledi.

Gazeteci Ardan Zentürk, Youtube hesabından paylaştığı videoda Erzincan’ın İliç ilçesinde meydana gelen maden faciasına ilişkin çok önemli tespitlerde bulundu. İliç’teki maden ocağının arkasındaki güçlerin kim olduğunu açıklayan Zentürk, madencilik konusunda Türkiye’nin bu şekilde devam etmesi durumunda gelecekte nasıl tehlikelerle karşı karşıya kalacağı konusunda uyarılarda bulundu.

Zentürk, çektiği videoda bor madeninin da yabancı şirketlerin radarında olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin zorlu dünya şartları içerisinde milli beka mücadelesi verdiğini hatırlatan Zentürk, ‘‘Niçin zorlu? Çünkü sömürgecilik çağından kurumsallaşmış hiçbir kurumundan ve yeteneğinden vazgeçmeyen emperyal bir güçler yumağıyla mücadele ediyoruz’’ dedi.

Geçmiş dönemdeki kölecilik ve sömürgecilik faaliyetlerinin Asya’da, Afrika’da ve Latin Amerika’da benzer şekilde hala devam ettiğini belirten usta isim, ''Latin Amerika'da, Afrika'da veya Asya'da bugünün elektrikli arabalarının bataryalarını biçimlendiren lityum madenlerinde köle işçilerin çalıştığı ifade ediliyor. Çünkü lityum çok değerli çok yüksek bir paraya satılıyor. Onu çıkaran adama az para vermek gerekiyor. Çünkü sömürgecilik böyle bir şey'' ifadelerini kullandı.

BATI’DA YAPAMADIKLARINI TÜRKİYE’DE YAPIYORLAR

Erzincan’ın İliç ilçesi Çöpler mevkisinde yaşanan ve Türk Çernobil’i olarak adlandırılan felaket hakkında bilgiler veren Zentürk, madencilik şirketlerinin Batı’da yapamadıklarını Türkiye’de nasıl faaliyete geçirdiğini ise şu sözlerle anlattı:

''İliç’teki görüntü hepimizi rahatsız ediyor. Çünkü karşımıza bir tür sömürge tipi madencilik kimliği çıkıyor. Neden böyle diyorum? Çünkü o madenin % 80'ini elinde barındıran batılı sermaye grupları İngiliz, Avustralya, İngiltere, Amerikan yani İngilizce konuşan milletlerin şirketleri. Anlatacağım ve arkasındaki çok büyük sermaye esasında Avustralya'da, Kanada'da, Yeni Zelanda'da veya Amerika'da bu şartlarla ve bu kimlikle madencilik yapamıyor.

Peki Kanada'da siyanürle altın arayamıyorsan burada niye arıyorsun? Adam çıkmış , ‘Alamos’ diye bir şirket, buraya yatırım yapmış. 100 milyon dolarlık yatırım yaptık, çok iyi çalıştık diyor. 4 milyar dolar kazandık diyor. Türk işçilerinin parasını TL olarak ödüyoruz, siyanür kullanıyoruz. Bu durum dedeleri bu ülkedeki işgali silah zoruyla sonlandırmış her Türk evladının kalbine dokunur.

Şimdi Kaz Dağlarında da aynı şeyler uygulanmaya çalışılıyor arkadaşlar. Kaz Dağları Türkiye'nin Amazon Ormanları. Nefesi oradan alıyoruz.

Bu madenlerin siyanürle açıldığı bütün coğrafyalarda ilk yok olan varlığı söyleyeyim mi size? Arılar. Arılar an itibariyle yok orada artık. Hayat ölüyor, bunun için konuşuyoruz''.

İLİÇ’TEKİ MADENİN ARKASINDAKİ GÜÇ: ROTHSCHILD AİLESİ

Çöpler mevkisinde işletilen madenle ilgili skandal bilgiler paylaşan Zentürk, İsrail’in ve dünyanın en güçlü ailesi olarak bilinen karanlık Rothschild’lerin bu işin neresinde olduğunu anlattı:

''Bakın ‘Anatolian Minerals Development Limited Şirketi’. Yani AMDL. Yönetim kurulu üyelerinden biri de Ahmet Çalık. Bu şirket, Rio Tinto şirketinin bir kuruluşu. Rio Tinto ne? Rio Tinto, dünyanın gelişmekte olan ülkelerinde vahşi sömürgeci madencilik uygulamalarıyla, çevre katili olarak anılan bir şirket.

İngiltere'de yapmıyor, Fransa'da yapmıyor, Türkiye'de gelip yapıyor. Ağırlıklı olarak İngiliz ortaklardan oluşuyor bu şirket. Büyük hissedar Siyonizmin kurucusu, bugünkü İsrail'in kurucusu olan Rothschild ailesi. Yani İliç’teki o altın madeni Rothschild ailesine ait.''

''İSRAİL’E KÖPÜRÜYORUZ ANCAK İSRAİL’İ AYAKTA TUTAN AİLE ÜLKEMİZİN CANINI OKUYOR''

Son dönemde Gazze saldırıları nedeniyle Türkiye’den yoğun tepki almasına rağmen İsrail’i ayakta tutan karanlık ailenin ülkemizde nasıl faaliyet gösterdiğini anlatan Zentürk, çevrilen dolapları da teker teker anlattı. Deneyimli gazeteci,

‘‘Biz burada siyaseten İsrail'e yırtınıyoruz, köpürüyoruz. Ancak İsrail'i ayakta tutan ailenin maden şirketi bizim ülkemizin canını okuyor. İşte ben bunun için konuşuyorum. Ben bunun için konuşmak zorundayım. İsrail'e karşı mücadele ettiğini savunan siyasetçilere bakıyorum, orada Rothschild ailesinin felakete yol açan altın madeni için hukukta, idarede çevirmedik dolap kalmamış. Aradaki bağ ne? Bu kadar mı güçlü Rothschild ailesi ki, ülkenin koskoca bir toprağının Fırat'a 300 metre mesafede siyanür havuzunu kabul etmek zorundayız.

18 Şubat 2011’de AMDL ile Avustralya Menkul Kıymetler Borsası’na kayıtlı Avustralya'nın en büyük 3.Altın üreticisi başka bir şirketle birleşerek Anagold adıyla Çöpler altın madeni dahil yüksek varlıklı portföye böyle sahip olmuş. Çukurdere, 21 Eylül 2010'da Anagold adını alarak hayatına böyle devam etmiş. Rothschildler planlamış, böyle yürütüyorlar’’ ifadelerini kullandı.

BOR MADENLERİNE GÖZ DİKTİLER

Rothschildlerle bağlantılı şirketlerin tarihsel sürecini de anlatan Zentürk, bu sömürgeci şirketlerin ve ailenin Türkiye’deki bor madenlerine göz diktikleri uyarısında da bulundu. Zentürk uyarısında, ‘‘Rio Tinto şirketi 1873 yılında Türkiye'den Çin'e yapılan afyon ticaretiyle kazanılan parayla Jardin Mateson tarafından kurulmuş, en büyük hissedarı da Rothschild. Şirketin kuruluş yerine bakar mısınız? Burada Haşhaş var Çin'i de afyonla uyutmuş.

Şirket şu sıralarda Londra'daki merkezinde Türkiye'deki Bor madeni kaynaklarının özel işletmeye alınması süreciyle bağlantılı özel bir birim kurmuş. Buradan uyarıyorum! Rohtschildler bizim borlara el koymaya geliyor’’ dedi.

ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKİYE'DEN KOVULDULAR

Zentürk, dünyayı sömürgeci anlayışla yönetmeye çalışan Rothscild ailesinin yalnızca Atatürk döneminde Türkiye’den kovulduğunu, onun haricinde Türkiye’de 1800’lü yılların ortasından bu yana zararlı faaliyetlerde bulunduğunu da şu sözlerle hatırlattı:

‘‘İliç'te bu kadar işi başaran Rothschild ailesi bizim bor madenini elimizden alır. Bu aile 1856'da Balıkesir'in Susurluk ilçesinde verilen boraks madenlerini işletme imtiyazından bu yana zaten buradan bir kere çıkmış. O da Mustafa Kemal'in 1923-1938 arası bütün kapitülasyonları ve Osmanlı'nın imzalamış olduğu bütün anlaşmaları iptal etmesiyle çıkartılabilmiş.

1950'ler sonra gelmiş, geliş o geliş geliş. Eğer biz bu Madencilik konusunda siyasetin açgözlü kimliklerine ve siyasetin sömürgeci zihniyetli siyonist şirketlere izin vermesine sert bir biçimde karşı çıkmazsak yarın bir gün ‘ya bizim bir bor madenimiz vardı ama nerede bu bor madeni’ diyecek hale geliriz. Toryum için konuştu kadın, Isparta'da uçağa çakıldı.’’

screenshot-1-001.png

screenshot-2-001.png

screenshot-3-001.png

siyasilerden-ilic-teki-maden-faciasina-tepki.jpg

scale.webp

maxresdefault.jpg

İlgili Haberler