"Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Valiler Buluşması'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan"...

Önce Anadolu Ajansı'nın bu haberindeki "saray" kelimesi ile başlayalım.

Televizyonlarda ve yazılarımda, "Saray" kelimesini kullanınca yandaş yorumculardan ve AKP'lilerden, "Külliye" diye itiraz yükseliyor.

Hadi ordan…

27 Şubat 2015 tarihli valiler buluşmasındaki Erdoğan'ın konuşmasında söylediği cümlelerini tek tek alarak değerlendirelim:

-"Vatanı satmak, kendi dirayetsizliğiniz, kendi iş bilmezliğiniz yüzünden ülkeyi kriz üzerine krize sokmakla olur."

Ülkeyi dirayetsiz ve iş bilmezliğinizle kriz üzerine nasıl krize, o günden bugüne nasıl soktun oku da gör Erdoğan:

Tarih: 27 Şubat 2015

Dolar: 2 lira 51 kuruş (Merkez Bankası resmî kuru).

Enflasyon: 12 aylık ortalamalara göre yüzde 8,77 (TÜİK resmî açıklaması).

Tarih: 27 Şubat 2023

Dolar: 18 lira 85 kuruş (Merkez Bankası resmî kuru).

Enflasyon: 12 aylık ortalamalara göre yüzde 55,18 (TÜİK resmî açıklaması).

"Faiz sebep, enflasyon sonuç" diyerek, "kendi iş bilmezliğiniz yüzünden" 2015'ten bugüne sen "ülkeyi kriz üzerine krize sokmakla" ne yapmış oldun Erdoğan?

Senin sözünle yanıtlayayım Erdoğan:

-"Vatanı satmak…"

O gün şunları söyledin Erdoğan:

-"Vatan satmak, ülkenin maddi, manevi kayıplara uğramasına göz yummakla olur.

Vatanı satmak, yüksek faizle, yüksek enflasyonla, kötü yönetimle ülkenin ve milletin kaynaklarını heba etmekle olur…"

Millet İttifakı adayı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun şu sosyal medya paylaşımı ile bu sözlerini değerlendireyim:

-"Kul hakkı nedir?

Bu sene yaklaşık 526 milyar TL faiz ödeyecekler, Kur Korumalı Mevduat için de yaklaşık 200 milyar TL.

Toplamda 726 milyar TL.

Bugünkü kurdan yaklaşık 40 milyar dolar eder.

İşte kul hakkı budur.

Tefecilerin elindeler! Biz yatırım diyoruz, elbette şok geçirirler…"

İşte sen de iktidarın da budur Erdoğan.

40 milyar doları yani 726 milyar lirayı faizcilere ödeyen sensin Erdoğan.

Ne oldu faize, "Nas" diye karşı çıktığın sözüne Erdoğan?

Bu durumu da senin sözün ile yanıtlayayım Erdoğan:

-"Vatanı satmak…"

Gelelim bir diğer cümlene Erdoğan. Özetle şunu söyledin:

-"Vatan satmak, bu topraklarda bin yıllık ortak geçmişi olan insanların birliğini beraberliğini, kardeşliğini sağlayamayarak olur…"

FETÖ güzellemesi ile meşhur Adalet Bakanı'n Bekir Bozdağ'ın şu cümlesini oku Erdoğan:

-"Seçim akşamı ya şampanya patlatıp kutlayanlar ya da alnını şükür için secdeye koyup rabbine hamdedenler olacak…"

Sen dönemin başbakanı Adnan Menderes'i çok sever ve siyasi idolün olarak kabul edersin değil mi Erdoğan?

Şu fotoğrafa çok iyi bak Erdoğan:

Gazeteci ağabeyim Mete Akyol bu fotoğrafı açtığı sergide imzalayarak bana armağan ettikten kısa süre sonra hayatını kaybetti. Ruhu şad olsun.

Bu fotoğrafın kısa öyküsü bir gazetecilik dersidir.

CHP'den ayrılıp Demokrat Parti'yi kurduktan sonra seçimlerde başbakan olan Adnan Menderes muhafazakâr siyasetçiler olarak içkinin günah olduğunu vurgular içmediklerini beyan ederlerdi.

Dönemin Hindistan Başbakanı Pandit Cevahirlal Nehru'nun Ankara ziyaretinde Menderes, Ankara Palas'ta bir resepsiyon verir.

Milliyet'te çalışan gazeteciler Mete Akyol ve foto muhabiri garsonların aynı kıyafetlerini giyerek basına kapalı resepsiyona girerler.

Akyol garson olarak tepsi ile ikramda bulunurken foto muhabiri şampanya kadehini ağzına götürürken deklanşöre basarak Menderes'i yakalar.

Şampanya içen Menderes'in bu tarihî fotoğrafı;

-Bekir Bozdağ'a da Erdoğan'a da kapak olsun…

"Şampanya içenler" ve "alnını secdeye koyanlar" diyen Bozdağ'a senin şu sözün de Osmanlı tokadı olsun Erdoğan:

-"Vatan satmak, bu topraklarda bin yıllık ortak geçmişi olan insanların birliğini beraberliğini, kardeşliğini sağlayamayarak olur…"

Ve son cümlen şöyle Erdoğan;

-"Bizi vatanı satmakla itham edenlerin, bu ülkeye ve millete verdikleri zararı anlatmaya kalksam sokağa çıkacak yüzleri kalmaz…"

Sokağa çıkacak yüzü olmayan sensin Erdoğan…

Bu ülkeye ve bu millete zarar veren sensiz Erdoğan…

Bekir Bozdağ'ın yediği halta karşı sessiz kalman da şu anlamı taşır Erdoğan;

-"Sükût ikrardan gelir…"

Bakanlarını al da git yalan, dolan Erdoğan…

Not: Menderes emir verseydi korumaları bu filmi alır ve yayınlatmazlardı. Ancak büyük bir olgunluk göstererek ne dava açar ne de yayımlanmasını engeller. Ruhu şad olsun.