16 Nisan referandumu sonucu YSK'nın kanuna aykırı verdiği karar ile ucube tek adam rejimi 2018'de başladı.

Siyasi ve ekonomik krizler sonucunda halkımızın çok büyük kısmı açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşamaya mahkûm edildi.

Sorumlu ve özgür gazeteci olarak her zaman olduğu gibi seçim döneminde da gerçekleri, sadece gerçekleri yazarak halkın anayasal haber alma hakkına saygımı gösterdim.

Ancak bilinmesini isterim ki;

Evet ben tarafım.

Evet ben demokrasiden yana tarafım.

Evet ben adaletten yana tarafım.

Evet ben özgür medyadan yana tarafım.

Evet ben siyasilerin yandaş medya oluşturmasına karşı tarafım.

Evet ben fakirin fukaranın haklarını savunmaktan yana tarafım.

Evet ben bağımsız ve tarafsız yargıdan yana tarafım.

Evet ben Yüksek Seçim Kurulu'nun hukuki değil siyasi karalar alarak devleti yöneten kurum olmasına karşı tarafım.

Evet ben uluslararası ilişkilerde Türkiye'den yana tarafım.

Evet ben diplomatlarımız yerine siyaset artıklarının büyükelçi ve konsolos olarak atanmalarına karşı tarafım.

Evet ben çocuklarımızın ve torunlarımızın eğitim haklarından yana tarafım.

Evet ben şerefli Türk Silahlı Kuvvetlerinin siyaset dışı kalmasından yana tarafım.

Evet ben Diyanet İşleri Başkanlığı'nın siyasete alet edilmemesinden yana tarafım.

Evet ben devlet işlerinin rüşvet ve yolsuzluklara bulaştırılmasına karşı tarafım.

Evet ben emeklilerin çiğnenen haklarına karşı tarafım.

Evet ben TÜİK, Merkez Bankası, BDDK ve TMSF gibi devlet kurumlarının bağımsızlığından yana tarafım.

Evet ben itibar adı altında devlet imkânlarının şahsi çıkarlara alet edilmesine karşı tarafım.

Evet ben "aile vakıfları" adı altında bağışlar toplanmasına neden olan başbakanlara, cumhurbaşkanlarına karşı tarafım.

Evet ben rüşvet ve yolsuzluğa batan 4 bakanı Yüce Divan'a göndermeyen cumhurbaşkanına karşı tarafım.

Evet ben sosyal yardımları azaltmakla değil arttırmakla övünen iktidarlara karşı tarafım.

Evet ben 13 uçaklı cumhurbaşkanlığına karşı tarafım.

Evet ben onlarca araçlık cumhurbaşkanlığı konvoylarına karşı tarafım.

Ve taraf tutan özgür bir gazeteci olarak övünerek diyorum ki;

-Görevimi yaptım huzurluyum…

Değerli okurlarım,

Evet bugünün anlamına çok uygun bir şiiri sizinle paylaşmak istiyorum

Yarın

Bir şeyler olacak yarın

Duruşundan belli

Kırdaki atların

Bulutların koşuşundan belli

Kazışından köstebeklerin toprağı

Karıncaların telâşından belli

Bir şeyler olacak yarın

Belki bir tomurcuk

Belki bir ağacın düşen yaprağı

Belki de bir çocuk

Pek o kadar göremesek de uzağı

Kuşların uçuşundan belli

Bir şeyler olacak yarın

Öbür günden önemsiz

Yarından önemli

Bilenler bilir merhum Başbakan Bülent Ecevit'in duygu dolu harika şiiridir.

Evet bir şeyler değil, çok şeyler olacak yarın…

Oylarınız ile Türk demokrasisinin makûs talihini değiştireceksiniz.

Değerli okurlarım,

Şu tablo Türk milletinin yalan yanlış söylemlerle kandırılmasına alet olan televizyonlara aittir:

AKP Genel Başkanı Recep Beyin televizyonlarının listesidir:

Kanal 7, Star, Kanal D, ATV, TRT, Beyaz TV, A2, 360, Kon TV, TV100, TİVİ6, TV4, Bengü Türk, TRT haber, A haber, NTV, CNN Türk, TV24, TGRT, Habertürk, Ülke, TV net, Akit, TRT Türk, TRT avaz, TRT kürdi, Haber Global, Türk haber, A para.

Kemal Kılıçdaroğlu bu yandaş sözde medya yayıncıları için dedi ki;

- “Bir söz daha vereyim mi?

Biz bu ülkeyi yönetirken, asla tüm kanalların aynı içerikle yayın yaptığını bir daha göremeyeceksiniz.

Demokrasi vadediyoruz demokrasi.

Çok güzel, çok müthiş bir şey demokrasi, biliyor musunuz…?”

Sen de sabret Kemal Kılıçdaroğlu;

Bu vahşi tabloyu cesaretle düzeltecek bir babayiğit vardır.

Yandaş medyanın kamu kurum ve kuruluşları ile bankalarından aldıkları haksız ve hukuksuz kredilerin ve reklamların hesabını soracak bir babayiğit mutlaka vardır.

RTÜK’ün iktidar yanlısı tetikçileri olarak özgür medyaya ceza yağdıran üyelerinden hesap soracak bir babayiğit mutlaka vardır.

Devlet televizyonu olan TRT’nin iktidarın borazanı olmasının hesabını soracak bir babayiğit mutlaka vardır.

Atatürk’ün tarafsız kalması için kurduğu Anadolu Ajansını iktidarın çiftliği ve yayın organı haline getirenlerden hesap soracak bir babayiğit mutlaka vardır.

Devlette yıllarını geçiren deneyimli bir siyasetçi olarak Kılıçdaroğlu inanıyorum ki sizin de iyi tanıdığınız o babayiğit görev verdiğin taktirde gereken yasal araştırma ve düzenlemeleri mutlaka yapacaktır.