Türk milleti de seni azarlıyor Erdoğan…

Türk milleti de seni azarlıyor Erdoğan…

Cumhurbaşkanı ya Bakan da azarlar Vali de azarlar ya…

Deprem öncesi Bilecik Valisi Kemal Kızılkaya''yı bozuk yol için azarlayarak Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Adil Karaismailoğlu''na şöyle demişti:

-              "Adil Bey, süratle… Hemen, anında… Yarın değil, hemen şimdi…"

Canlı yayında işte böyle hava atmıştı Recep Tayyip Erdoğan ama…

Kahramanmaraş ve 10 ildeki deprem kurtarma ve yardım rezaleti sonrası;

-              Türk milleti de seni azarlıyor Erdoğan…

10 ilimizdeki büyük deprem AKP iktidarının da kurdukları Tek Adam Rejiminin de foyasını ortaya çıkardı.

-              AFAD, AFET oldu çöktü.

Yardım ve kurtarmada yetersiz kaldı, iş makineleri temininde çuvalladı. Koordinasyonu sağlayamadı.

-              Elektrik sisteminin devreye alınmasında Enerji bakanın,

-              Yol ve havaalanı onarımlarında Bayındırlık bakanın,

-              Çöken yeni binalarda Çevre ve Şehircilik bakanın

-              Cenazelerin otopsileri için savcı göndermeyen Adalet Bakanının.

-              Haberleşme rezaletinde, yol ve havaalanı onarımlarında Ulaştırma ve Alt yapı bakanın.

-              Yiyecek, içecek ikmali konusunda Aile ve sosyal yardımlar bakanının

-              Ve topyekun iktidarın da ucube rejimin de çöktü Erdoğan…

Sosyal medyadan da millete, "Bugün günü değil ama yarın savcılarımız gereğini yapacak" dedin.

-              Mağdur milleti utanmadan tehdit ediyorsun Erdoğan…

Yazıklar olsun sana…

OHAL ilanı da neyin nesi? Millet can derdinde sen siyasi rant peşindesin.

Değerli okurlarım,

AKP iktidarı da yandaş MHP de bilsin ki;

-              Cumhur ittifakınızdan,

-              Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminizden,

-              Ucube Tek Adam Rejiminizden

-              Anayasayı umursamamanızdan,

-              Bağımsız ve tarafsız yargıyı siyasallaştırmanızdan,

-              Meclisin gücünü sıfırlamanızdan,

-              Meclisin denetim gücünü yok etmenizden,

-              Ömür boyu dokunulmazlık zırhı ile yargıdan kaçmanızdan,

-              Saraylara düşkünlüğünüzden,

-              Uçak filonuzdan,

-              Zırhlı araç konvoylarınızdan,

-              Yüzlerce koruma ordusu oluşturmanızdan,

-              Ekonomi politikanızdan,

-              Büyük Türk Milletini açlık ve yoksulluk içinde fakir bırakmanızdan,

-              Esnaf ve tüccarı yoksullaştırmanızdan,

-              Emeklileri perişan etmenizden,

-              Türk Silahlı Kuvvetlerini etkisizleştirmenizden,

-              Askeri Hastaneleri kapatmanızdan,

-              Şerefli Türk askerlerimize kumpas kurarak esir almanızdan,

-              Kozmik Oda sırlarının düşmanlarımızın eline geçmesinden,

-              Bakanlarınızın sarayın memurları olmasından,

-              Hakaret ve küfürlü üsluplarınızdan,

-              Toplumu kutuplaştırmanızdan,

-              Bakanları görevlerinden affederek küçük düşürmenizden,

-              Yolsuzluk ve rüşvete bulaşan bakanlarınızı korumanızdan,

-              Yolsuzluklarınızdan,

-              Usulsüzlüklerinizden,

-              Yandaşları kayırmanızdan,

-              Liyakatsiz memurlarınızdan,

-              Yandaş müteahhitlerinizden,

-              Mülakat sisteminizden,

-              Süper lüks yaşamınızdan,

-              Yurt dışındaki mal varlığınızdan,

-              Aile vakıflarınızdan,

-              Parsel parsel rantlarınızdan,

-              Depremzedeleri yüzüstü bırakmanızdan,

-              Depremlerden bile siyasi rant çıkarmanızdan nefret ediyorum.

Değerli okurlarım,

15 Temmuz sonrası 7 Ağustos 2016''da AKP, MHP ve CHP''nin katılımıyla İstanbul Yenikapı''da yapılan Demokrasi ve Şehitler Mitingine katılan Kemal Kılıçdaroğlu''nu eleştirmiştim.

15 Temmuz''un müsebbibinin Erdoğan ve AKP iktidarı olduğunu ve Kılıçdaroğlu''nun hesap sorması gerektiğini vurgulamıştım.

"Besle kargayı oysun gözünü" derler ya 2016''dan bu yana Erdoğan ve avenelerinin Kılıçdaroğlu''na, "15 Temmuz gecesi kaçtın" iftirası attıklarını, Süleyman Soylu''nun nasıl hakaret ettiğini yaşadık.

10 ilde yaşanan büyük deprem sonrası CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu deprem bölgesindeki rezaletleri yaşayarak görerek şu açıklamayı yaptı:

-              "Halkımızın halini yerinde gördüm. Yaşananlara siyaset üstü bakmayı, iktidarla hizalanmayı reddediyorum. Bu çöküş tam da sistematik rant siyasetinin sonucudur. Erdoğan''la, sarayıyla ve rant çeteleriyle hiçbir zeminde buluşmayacağım. Ben halkımın kavgasını vereceğim. Sonuna kadar."

İşte millet için siyaset yapmak budur.

İşte milletin derdiyle dertlenmek budur.

İşte deprem sonrası yaşanan yardım kurtarma rezaletinin hesabını sormak budur.

İşte enkaz altında kalan iktidarı afişe etmek budur.

İşte rantiyecilerin yakasına yapışmak budur.

İşte liderlik budur.

Tebrikler Kılıçdaroğlu hep varol…

Yazarın Diğer Yazıları